Urla'da 55 yıllık tapu sorunu, 800 hissedarı mağdur ediyor
İzmir'in Urla ilçesinde, Urla Teos Yapı Kooperatifine bağlı 800 hissedar, 1969'da satın alınan arazilerle ilgili tapu iptalleri ve süregelen dava süreçleri nedeniyle yıllardır mülkiyet haklarına kavuşamıyor. Üyeler, yarım asırlık uyuşmazlığa kalıcı ve hızlı bir çözüme ulaşılmasını talep ediyor.
Tarihçe ve mülkiyet iddiası
Kooperatif Başkanı Ahmet Göksel tarafından aktarıldığı üzere, 1969 yılında Yaklaşık 860 dönümlük arazi, Yağcılar Köyü'nden imarlı arsa tapulu olarak satın alındı. Göksel, arazinin 1933'ten itibaren üç kez tarla tapusuyla devredildiğini, 1969'da ise arsa tapusuyla kendilerine geçtiğini belirtiyor.
Alımın hemen ardından altyapı çalışmalarına başlandığını ve o dönemde açılan yolların bugün bile görülebildiğini vurgulayan Göksel, aynı satıcıdan komşu parselleri alan başka kişilerce inşa edilen yaklaşık 200 villanın sorunsuz kullanıldığını, buna karşın kendilerine ait parseller için "burası orman" iddiasıyla dava açıldığını belirtiyor.
Davanın seyri ve kuşaklar arası etki
Kooperatif üyelerinin çoğu, parselleri satın aldıklarında 30'lu ve 40'lı yaşlardaydı; bugün ise birçok üye 80 yaş ve üzerinde. Göksel, "40 yaşında alan üyelerimizin neredeyse tamamı 90'lı yaşlarına gelip vefat etti, 30 yaşında alanlar ise bugün 82-83 yaşlarında" diyerek davaların uzun süresinin aileleri nasıl etkilediğini özetliyor.
Süreçte birçok üye yaşamını yitirirken, davalara şimdi ikinci ve üçüncü kuşakların müdahil olduğu; bazı ailelerin ise davanın "üçüncü hatta dördüncü kuşaklara" taşınmasından kaygı duyduğu ifade ediliyor. Üyeler, Ankara, İstanbul ve İzmir'den otobüslerle Urla'ya gelerek duruşmalara katılıyor.
Bilimsel raporlar ve hukukî süreç
Kooperatif, arazinin orman vasfında olmadığına dair çeşitli üniversitelerden alınmış bilimsel raporlar ve ölçümler sunduğunu belirtiyor. Buna rağmen dava halen sonuçlanmamış durumda. Göksel, "Tüm bu bilimsel kanıtlara rağmen dava henüz sonuçlanmadı. Türk adaletine ve yargısına olan güvenimiz tam; adaletin en kısa sürede tecelli edeceğine inanıyoruz" şeklinde görüşünü aktarıyor.
Üye Gürsel Hancı ise satın alma sırasında kendisine verilen belgelere dikkat çekiyor: "Bu yeri alırken devlet bana arsa tapusu verdi; arazi değil, orman değil, hiçbir şey değildi. Sadece imarlı arsa olarak tapusunu aldım. ... Daha sonra 'burası orman' denilerek müdahale edildi." Hancı, mahkemeye sundukları belgelerle iddiasını desteklediklerini ancak yaklaşık elli yıldır sonuç beklediklerini söylüyor.
Üyelerin talebi ve beklentisi
Kooperatif üyeleri, 55 yıldır devam eden mülkiyet sorununa artık kalıcı bir çözüm bulunmasını; hak ve tapu güvenliğinin tesis edilmesini talep ediyor. Hem geçmiş kuşakların mağduriyetinin giderilmesi hem de sonraki kuşakların belirsizlikten kurtarılması öncelikli beklenti olarak öne çıkıyor.
Yargı sürecinin uzaması ve bilimsel raporlara rağmen karar beklenmesi, yerel ve hukuki çözüm mekanizmalarının devreye sokulmasını gerektiren bir sorun olarak görülüyor. Üyeler adaletin bir an önce sağlanmasını bekliyor.
Öne çıkan veriler: 1969 satın alma yılı; yaklaşık 860 dönüm arazi; 800 hissedar; sürenin 55 yıl olması; komşu parsellerde yaklaşık 200 villa inşa edildiği bilgileri kooperatif tarafından korunuyor.
İZMİR’İN URLA İLÇESİNDE ARSA SATIN ALAN YAKLAŞIK 800 KİŞİ, TAM 55 YILDIR SÜREN TAPU SORUNU NEDENİYLE EV HAYALLERİNE KAVUŞAMIYOR. UZUN YILLARDIR DEVAM EDEN DAVALAR NEDENİYLE BİRÇOK ÜYE HAYATINI KAYBEDERKEN, DAVALARA İKİNCİ KUŞAK ÜYELER MÜDAHİL OLDU.
