Dünya Bankası Raporu: Türkiye'nin Döngüsel Ekonomiye Geçişi
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından yapılan açıklamaya göre, Dünya Bankası'nın hazırladığı "AB'nin Küresel Değer Zinciri Ekosistemi'nde Türkiye’nin Döngüsel Ekonomiye Geçişi" başlıklı rapor, İstanbul ve Brüksel'de düzenlenen toplantılarda tanıtıldı. Raporda, döngüsel ekonomiye geçişin Türkiye'ye, Avrupa Birliği (AB) başta olmak üzere küresel piyasalarda rekabet avantajı sağlayacağı bildirildi.
Raporu tanıtan Ticaret Bakan Yardımcısı Mustafa Tuzcu, iklim değişikliğiyle mücadele kapsamında yeşil ve dijital dönüşümün ticaret politikalarının merkezine yerleştiğine dikkat çekti. Tuzcu, "Türkiye'nin küresel tedarik zincirindeki konumunu güçlendirecek bir fırsat olarak görülen yeşil dönüşüm sürecinde takipçi değil lider olmak istiyoruz." dedi.
Tuzcu ayrıca, AB mevzuatlarına uyum sağlama çalışmalarında kamu kurumları ve özel sektör ile iş birliği yapıldığını vurguladı.
İhracatın Rolü ve Yeşil Dönüşüm
TİM Başkanı Mustafa Gültepe ise döngüsel ekonomiye geçişin stratejik önemini vurgulayarak, "Küresel ticaret sisteminde rekabetçi kalabilmenin yolu yeşil dönüşümden geçiyor," ifadesini kullandı. Gültepe, TİM olarak ihracatçı firmaların bu sürece uyum sağlamaları için yoğun gayret gösterdiklerini belirtti.
Yenilenebilir Enerji ve Fırsatlar
Dünya Bankası Türkiye Direktörü Humberto Lopez, yenilenebilir enerjiye geçişin zorluklar yaratmasına rağmen Türkiye için fırsatlar sunduğunu ifade etti. Özellikle Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM) uygulamalarının Türkiye'yi pozitif yönde etkileyeceğini vurguladı.
Raporda Öne Çıkan Noktalar
Rapor, Türkiye'nin Gümrük Birliği ortağı olarak AB’nin döngüsel ekonomi mevzuatlarına uyum sağlamada tarihi bir dönüm noktasında olduğunun altını çiziyor. Döngüsel ekonomi ile kaynakların verimli kullanımı, geri dönüşüm oranlarının artması ve ekonomik dayanıklılık güçlendirilecek. Türkiye'de geri dönüşüm oranının 2023 itibarıyla yüzde 35 seviyesine ulaştığı, ancak bu oranların artırılması ve atık yönetiminde iyileştirmeler yapılması gerektiği ifade ediliyor.
Sonuç olarak, Türk işletmelerinin döngüsel ekonomi çerçevesinde yenilikçi iş modelleri geliştirmesi ve kamu ile özel sektör arasında güçlü bir koordinasyon sağlanmasının kritik öneme sahip olduğu belirtiliyor. Ayrıca, Türkiye'nin döngüsel ekonomiyi benimseyerek, sürdürülebilir inovasyon ve ekonomik dayanıklılık alanlarında küresel bir lider olma potansiyelini barındırdığı vurgulanıyor.
