Türkiye, 61 yeni gemi siparişiyle filoda dünya sıralamasında üst sıralara yükseldi
Düzce Üniversitesi'nin ev sahipliğinde başlayan 1. Uluslararası Deniz Hukuku ve Teknolojileri Sempozyumu (IMLTech 2025), Türkiye'nin denizcilikteki konumunu ve gelecek stratejilerini odağa alan oturumlara ev sahipliği yapıyor. Bugün başlayan ve 22 Kasım'a kadar sürecek sempozyuma Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, Düzce Valiliği, TÜBİTAK MAM, HAVELSAN, TÜRKSAT ve Düzce Belediyesi başta olmak üzere kamu ve özel sektör kurumları destek veriyor.
Sempozyumun odağı: Mavi Ekonomi, limancılık ve teknolojiler
Alanında uzman akademisyen, araştırmacı ve uygulayıcıların katıldığı sempozyumda "Mavi Ekonomi", "Limancılık Stratejisi" ve "Türk Denizciliğinin Pusulası: Tehditler, Teknolojiler ve Yeni Ufuklar" başlıkları ele alınıyor. Organizasyon, deniz hukukunun yanı sıra insansız sistemler ve yapay zeka odaklı teknolojik yaklaşımları da tartışmaya açıyor.
Bakan Yardımcısı Durmuş Ünüvar: Konum, filo ve rakamlar
Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Durmuş Ünüvar, Türkiye'nin deniz yollarındaki stratejik konumuna ilişkin değerlendirmelerinde, 2024'te 12,6 milyar ton yükün deniz yoluyla taşındığını ve Türkiye'nin 10 bin 940 kilometre kıyı uzunluğu bulunduğunu hatırlattı. Ünüvar, boğazlardan yılda 40 binden fazla geminin geçtiğini ve boğazlardan 1 milyar tonun üzerinde yükün aktığını vurguladı.
Ünüvar ayrıca, Türkiye'nin denizcilikteki uluslararası ilişkilerine değinerek, 1999'dan bu yana IMO Konsey üyesi olduklarını ve 50 ülke ile 64 denizcilik anlaşması bulunduğunu belirtti. Türkiye'nin mevcut filoya ilişkin değerlendirmesinde ise, "Türkiye, dünyanın en büyük 10'uncu filosuna sahip oldu" ifadelerini kullandı ve 61 yeni gemi siparişiyle dünya 9'uncusu konumuna yükseldiğini, tonajda 0,6 milyon CGT ile 11'inci sırada bulunduğunu ve mega yat inşasında 2'nci olduğunu aktardı.
Ünüvar, Montrö Sözleşmesi'ne atıfla boğazların rejimine ilişkin olarak da "Anlaşmanın hükümlerini eksiksiz yerine getiriyoruz" dedi ve filoyu güçlendirmenin, Türk deniz personelinin uluslararası tercih edilebilirliğini artırmanın hedeflendiğini söyledi.
Rektör Prof. Dr. Nedim Sözbir: Yapay zeka ve insansız sistemler
Düzce Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nedim Sözbir, sempozyumun deniz hukuku ile teknoloji alanlarını akademik ve stratejik boyutta bir araya getireceğini belirterek, "Denizcilik ulusal güvenliğin en kritik noktalarından birisidir. Deniz hukuku üzerine yürütülen çalışmalar sadece akademik değil, ülkemizin stratejik geleceğine dair önemli bir yol kat etmiştir. Mavi vatan vizyonunu, insansız sistemler, yapay zeka odaklı çalışmaları çok yönlü ele alacağız. Sektörün önde gelen kurumlar, akademisyenler çeşitli konuları ele alacaklar. Üniversite olarak amacımız bilimsel birikimin sahadaki imkanlarla buluştuğu akademik zemin hazırlamaktır. Ülkemizin denizcilik politikalarına anlamlı katkı sağlayacağına inanıyorum" sözleriyle hedefleri özetledi.
Düzce Belediye Başkanı Faruk Özlü: Sanayi, teknoloji ve projeler
Başkan Faruk Özlü, Türkiye'nin denizcilik potansiyelinin sanayi ve teknolojiye entegrasyonuna dikkat çekerek, "Sanayi, teknoloji ve üretimle ilgili çok sayıda projeye imza atıldı. Togg'dan Antartika Bilim Üssü'ne, KOSGEB desteklerinden mega endüstri bölgelerine kadar büyük atılımlar başlatıldı" dedi. Özlü, deniz taşımacılığının ekonomik katkısı ve Türkiye'nin coğrafi avantajının stratejik bir bakışla değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
Özlü, iki somut proje üzerinde durdu: Türk Koster Filosu'nun yenilenmesi projesi ve mega endüstri bölgeleri. Koster projesinin detaylarını aktarırken, o dönemde Türkiye'de 790 Türk sahipli koster bulunduğunu, bu gemilerin ortalama yaşının 26 olduğunu ve projenin tersanelere uzun süreli iş sağlayacağına, yan sanayiye katkı sunacağına işaret etti. Projede kamu-özel sektör paylaşımları ve modernizasyon hedefleri olduğuna değindi.
Vali Selçuk Aslan ve diğer değerlendirmeler
Düzce Valisi Selçuk Aslan, küresel ticarette denizlerin taşıdığı role atıfta bulunarak, Türk tarihinin denizlerle ilişkisinin önemine değindi ve denizlerin ticarette üçte üç payındaki rolüne vurgu yaptı.
Binali Yıldırım: Deniz hukuku, nadir elementler ve tesisler
27. Başbakan ve TDT Aksakallar Konseyi Başkanı Binali Yıldırım, sempozyumda yaptığı konuşmada deniz hukuku ve derin deniz kaynakları konusunda değerlendirmelerde bulundu. Yıldırım, 1982 tarihli sözleşmeye Türkiye'nin taraf olmama gerekçelerini açımlarken, "Taraf değiliz ama sözleşmenin birçok hükmünü uyguluyoruz" dedi ve adalar denizi ile Kıbrıs meselesinin Türkiye için en büyük sorunlar olduğunu ifade etti.
Yıldırım, denizcilik sanayisindeki yetkinliklere de dikkat çekti: "Yat üretiminde dünya 2'ncisiyiz. Her türlü gemiyi özellikle özel maksatlı gemileri yapmakta 1 numarayız." Ayrıca Aliağa'daki tesislere değinerek, "Aliağa'da dünyanın en büyük gemi söküm tesisine sahibiz" ifadelerini kullandı.
Derin deniz madenciliği ve nadir elementlere ilişkin değerlendirmesinde Yıldırım, Eskişehir Beylikova'daki rezerv iddiasına değinerek, "Eskişehir Beylikova'da dünyanın 2. nadir element rezervi var. 700 milyon ton rezerv var. Burada 10 element çıkarılabilir" diye konuştu ve Eti Maden'in çalışmalara başladığını aktardı.
Sempozyuma katılan diğer isimler
IMLTech 2025'te, 65. dönem Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, TBMM 26. Başkanı İsmet Yılmaz ve AK Parti Düzce Milletvekili Ayşe Keşir ile çok sayıda akademisyen ve sektör temsilcisi yer aldı. Sempozyum, deniz hukuku ile teknolojinin buluştuğu tartışmaları ve politika önerilerini gündeme taşımayı amaçlıyor.
Not: Haber, sempozyum konuşmaları ve organizasyon detayları esas alınarak hazırlanmıştır.
BİNALİ YILDIRIM BİR KONUŞMA YAPTI
