Türkiye ekonomisinin 2025 II. çeyrek büyümesi ve iş dünyasının değerlendirmesi
MÜCAHİT ENES SEVİNÇ — Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, 2025 yılı ikinci çeyreğinde gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) zincirlenmiş hacim endeksi bazında geçen yılın aynı çeyreğine göre %4,8 artarak büyüme trendini 20 çeyreğe taşıdı. Üretim yöntemine göre cari fiyatlarla GSYH, geçen yılın aynı çeyreğine kıyasla %43,7 artışla 14 trilyon 578 milyar 556 milyon lira olurken, cari fiyatlarla dolar bazında GSYH 377 milyar 622 milyon dolar olarak gerçekleşti.
İTO Başkanı Şekib Avdagiç
Avdagiç, ikinci çeyrekte inşaatın yanı sıra sanayi sektöründeki %6,1 ve yatırımlardaki %8,8 büyümeyi gelecek çeyrekler için olumlu işaretler olarak değerlendirdi. İhracatçı KOBİ'lere ve istihdam deposu sanayi sektörlerine yönelik selektif kredi stratejileriyle '20 çeyrektir süren büyüme trendini daha da güçlendirmeliyiz' dedi.
Avdagiç, büyümenin özellikle savunma sanayisi öncülüğünde gerçekleştiğini vurgulayarak bu başarının 'istihdam deposu diğer sanayi sektörlerine de yansıması' beklentisini dile getirdi. Mal ve hizmet ihracatının aynı dönemde %1,7 artarken ithalatın %8,8 yükseldiğine dikkat çekti ve 'ithalat rakamlarına da bakmamız gerekiyor' ifadesini kullandı.
Ayrıca enflasyondaki gerileme paralelinde Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın faiz indirim döngüsünün devam etmesinin önemine işaret eden Avdagiç, üreticileri ve KOBİ'leri destekleyen, tüketici talebini makul düzeyde tutacak selektif kredi politikasını önerdi.
DEİK Başkanı Nail Olpak
Olpak, sanayideki toparlanmanın sevindirici olduğunu belirterek ikinci çeyrekte sanayinin %6,1 ile pozitife döndüğünü vurguladı. Buna karşın emek yoğun sektörlerde iş gücü kaybı ve finansmana erişim sorunlarının devam ettiğini, beklenen faiz indirimleri ve destekleyici adımların olumlu etkisi umulduğunu söyledi.
İhracatın %1,7 artarken ithalatın %8,8 artmasının dikkat çektiğini belirten Olpak, yatırımlardaki %8,8 artışın özellikle makine ve teçhizat yatırımları açısından önemli olduğunu kaydetti. Olpak, ülkenin 2025’i daha yüksek bir büyüme ile kapatmasını beklediklerini ve yakında açıklanacak OVP’den sanayide katma değeri yüksek alanlara odaklanmasını ümit ettiklerini ifade etti.
MÜSİAD Başkanı Burhan Özdemir
Özdemir, verilerin Türkiye ekonomisinin küresel belirsizliklere karşı direncini gösterdiğini belirterek tarım sektöründeki yıllık bazda %3,5 daralmaya dikkat çekti ve tarımın gıda güvenliği ile kırsal kalkınma açısından öncelikli olduğunun altını çizdi.
İş gücü ödemelerinin %42 artmasının olumlu olduğunu söyleyen Özdemir, iş gücü ödemelerinin gayrisafi katma değer içindeki payının geçen yılın ikinci çeyreğindeki %38,8 seviyesinden bu dönemde %38,4 seviyesine gerilediğini ve büyümenin toplumsal tabana yayılması için emeğin verimliliğe paralel daha adil paylaşılmasının öncelik olması gerektiğini vurguladı.
TİM Başkanı Mustafa Gültepe
Gültepe, büyümede iç talebin belirleyici olduğunu, hane halkı harcamalarının büyümeye 3,4 puan, yatırımların 2,2 puan, stok değişimlerinin 1,2 puan katkı yaptığını; net ihracatın ise -1,4 puan ve kamu harcamalarının -0,6 puan etkisi olduğunu aktardı.
İhracatın tek başına büyümeye +0,4 puan katkı sağladığını ancak ithalattaki artış nedeniyle net ihracetin negatif etki verdiğini belirten Gültepe, sürdürülebilir bir büyüme için üretim ve ihracatın önemine dikkat çekti ve rekabetçiliği güçlendirecek politikaların kritik olduğuna vurgu yaptı.
ASKON Başkanı Orhan Aydın
Aydın, beklentilerin üzerinde bir toparlanma sinyali görüldüğünü, sektörel bazlı güçlü büyüme rakamlarının mevcut olduğunu belirtti. Para ve maliye politikalarının koordinasyonu ile yapısal reformların büyümenin kalitesi ve sürdürülebilirliği açısından kritik olduğunu söyledi.
Aydın, tarımdaki daralmanın özellikle iklim kaynaklı don ve kuraklık etkileriyle bağlantılı olduğunu hatırlatarak tarımı teşvik edecek kararlar alınmasının önemine işaret etti. Tüketim ve yatırım harcamalarındaki artışın iç talepteki canlılığı gösterdiğini, sabit sermaye yatırımlarının büyümeye katkısının memnuniyet verici olduğunu kaydetti.
İSTİB Başkanı Ali Kopuz
Kopuz, enflasyonla mücadele ve mali disiplin sürerken 20’nci çeyreğe ulaşan büyümenin güven verici olduğunu söyledi ve Türkiye'nin milli gelirinin 1,5 trilyon dolara yaklaştığını hatırlattı. Yüksek faiz ve sıkı para politikasının yılın ilk çeyreğinde büyümeyi sınırladığını, ancak enflasyondaki yavaşlama sürdükçe Para Piyasası Kurulu toplantılarında indirim beklentisinin ekonomik aktiviteyi destekleyeceğini belirtti.
Kopuz, tarımdaki %3,5 daralmanın gıda arz güvenliği ve fiyat istikrarı açısından arzu edilen bir dağılım olmadığını, tarımsal üretimde vites artırılması gerektiğini ifade etti.
Genel değerlendirme
İş dünyası temsilcileri, 2025 ikinci çeyrek verilerini değerlendirirken ortak vurgu olarak sanayi, yatırım ve ihracatın sürdürülebilir büyüme için temel sac ayakları olduğu, KOBİ'lere ve üretime yönelik selektif kredi politikalarının ve rekabetçiliği artıracak reformların önem taşıdığı yönünde görüş bildirdi. Ayrıca tarım sektöründeki daralma ve artan ithalatın dikkatle izlenmesi gerektiği sıkça tekrarlandı.