Sudan'daki Cenevre Müzakereleri Üzerine Belirsizlik
Sudan'da 16 aydır devam eden iç savaşın sona erdirilmesi amacıyla ABD'nin davetiyle 14 Ağustos tarihinde İsviçre'nin Cenevre kentinde yapılacak olan müzakerelerin durumu hala belirsizliğini koruyor.
Sudan Hükümetinin Cenevre Müzakereleri'ne Yanıtı
Sudan hükümeti, yaptığı yazılı açıklamada, yeni bir müzakere platformuna ihtiyaç olmadığını ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) gözlemci olarak bu görüşmelere katılma isteğini geri çevirdiğini belirtti. Hükümet, seslenerek, "Cidde müzakerelerine bağlı kalınması gerektiğini savunuyoruz," dedi.
Hükümet ayrıca, ABD'nin Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) üzerindeki etkisini yitirdiği ve yeni bir platform kurulması için geçerli bir gerekçe sunmadığı eleştirilerini yöneltti. Açıklamada, "Ülkenin egemenliğini koruyan çözüm önerilerini memnuniyetle karşılıyoruz," ifadesine yer verildi.
ABD Özel Temsilcisi'nin Açıklamaları
ABD'nin Sudan Özel Temsilcisi Tom Perriello, 14 Ağustos'ta yapılması planlanan bu görüşmelerle ilgili gazetecilerle bir araya geldi. Perriello, "HDK bu toplantıya katılmayı taahhüt etti ancak bildiğim kadarıyla şu anda burada değiller," dedi.
İnsani Durum ve Gelecek Adımlar
Perriello, Sudan'daki şiddetin sona erdirilmesi için "cesur çabalar göstereceklerini" ifade ederek, "Taraflardan birinin mevcut olmadığı durumda resmi bir arabuluculuk olmayacaktır," dedi. Ayrıca, Birleşmiş Milletler'in de toplantıya "aktif gözlemci" olarak katılacağının altını çizdi.
Ateşkes Müzakereleri ve Cidde Bildirgesi
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, 23 Temmuz'da Sudan ordusu ve HDK'yi Cenevre müzakerelerine davet etti. Müzakerelerin ABD ve Suudi Arabistan tarafından yürütüleceği, ayrıca Afrika Birliği, Mısır, BAE ve BM'nin gözlemci olarak katılacağı bilgisi paylaşıldı.
Hızlı Destek Kuvvetleri'nin lideri Muhammed Hamdan Dagalu, ABD'nin çağrısını memnuniyetle karşıladı ve müzakerelere katılımını açıkladı.
Sudan'daki İç Savaşın Kayıpları
Sudan'daki çatışmalar sonucu sadece 18 bin 800'den fazla kişi hayatını kaybetti, 10 milyon kişi yerinden edildi ve 25 milyon kişi insani yardıma ihtiyaç durumu ile karşı karşıya kaldı. Bu zorlu koşullar altında barış görüşmeleri ve uluslararası müdahale geçerliliğini sürdürüyor.