Küresel Piyasalardaki Tarife Gelişmeleri
ABD Başkanı Donald Trump'ın korumacı ticaret politikaları çerçevesinde açıkladığı karşılıklılık esaslı tarifelerin ardından, küresel pay piyasalarında ciddi dalgalanmalar yaşanıyor.
Tarife Açıklamaları Neden Risk Oluşturuyor?
Trump'ın açıklamaları, belirsizlik kaynağı olarak artan risk algısını körüklüyor. Piyasalarda görülen satış baskısı, bu açıklamalara yanıt olarak şekilleniyor. Haftanın ilk gününde Asya borsalarında başlayan satış dalgası, Avrupa borsalarına da sıçradı. Örneğin, Japonya'da Nikkei 225 endeksi %7,7, Güney Kore'de Kospi endeksi %5,6, Çin'de Şanghay Bileşik Endeksi %7,3 ve Hong Kong'da Hang Seng endeksi %13,2 düşüş yaşadı.
Avrupa Piyasalarındaki Durum
Asya borsalarının ardından Avrupa'da da benzer bir durum gözlendi. Avrupa Borsaları'nda Stoxx 600'de yer alan şirketlerin %97’sinin hisse fiyatları geriledi. Almanya'da DAX endeksi %7,1, Fransa'da CAC 40 %6,3, İngiltere'de FTSE 100 %5,1 ve İtalya'da FTSE MIB %7,4 değer kaybetti.
Tarife ve Piyasa Dinamikleri
Trump'ın görevi devralmasının ardından tarife söylemlerinin artması, ABD'nin dış ticaret açığını azaltma hedefiyle bağlantılı olarak piyasa dinamiklerini değiştirdi. Yurt dışına yapılan ithalatın artması, yerli üretimin kaderini de etkileyerek, yatırımcılar arasında belirsizlik yarattı.
Karşılıklılık Esaslı Tarifeler ile Değişen Durum
Geçmişte uygulanan tarife oranlarının artırılması, örneğin Avrupa Birliği'ne %20, Çin'e %34 gibi, ABD'nin ticaret partnerleriyle olan ilişkilerini sorgulatıyor. Bu tür önlemler, uzun vadede küresel ticaretin yönüne dair belirsizlikler doğuruyor.
Küresel Risk Algısı ve Piyasa Tepkileri
Ülkelerin üst üste gelen tarifeli yanıtları, ticaret savaşlarının olası şiddetini artırıyor. Özellikle Çin, Vietnam ve Tayvan gibi ülkelerin düşük maliyetli üretim avantajları, piyasalardaki risk algısının yükselmesine neden oluyor. Nisan 2025 itibarıyla yaşanan satış baskısı, dünya genelinde tahvil talebini artırarak, tahvil faizlerinin düşmesine yol açtı.