The Atlantic dergisinin editörü Jeffrey Goldberg, yanlışlıkla Yemen saldırısının tartışıldığı Signal grubuna dahil edilmesinin ardından paylaşılan bilgilerin son derece hassas olduğunu savundu. Bu durumu BBC'ye anlatan Goldberg, ABD gündemini etkileyen Yemen saldırılarıyla ilgili detayların konuşulduğu grupta hangi mühimmatın kullanılacağı ve saldırının ne zaman gerçekleştirileceği gibi konuların değerlendirildiğini söyledi.
Goldberg, “Bunlar, bana göre savaş planları ve hassas bilgiler.” diyerek, söz konusu durumun ordu personeli tarafından yapılmış olması halinde ceza alacağını ve işini kaybedeceğini ifade etti. ABD Başkanı Donald Trump yönetiminin bu durumu kabul etmesi gerektiğine dikkat çeken Goldberg, gruba dahil edilmesinden önce sorgulanması gerekenin, bu konuşmalar için neden Signal uygulamasının kullanıldığı olduğunu belirtti.
Goldberg, Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz'ın, olayın araştırılması için Trump'ın kıdemli danışmanı Elon Musk ile görüştüğüne dair yorumunu eleştirdi. “Gerçekten bir kişinin numarasının başka birisinin telefonuna nasıl geçtiğini Elon Musk'a mı soracaksınız? Bunu 8 yaşındaki bir çocuk bile çözebilir.” ifadelerini kullandı.
Yönetimin kendisine yönelik eleştirilerine dair, “Ben, kendi işime bakıyorum. Beni gruba eklediler, şimdi de bana saldırıyorlar. Hiç anlamıyorum.” diyen Goldberg, konuşmaların hassas bilgileri içerip içermediğini de sorguladı. Mesaj grubundan birçok kişiye danışarak kendi isteğiyle çıktığını belirten Goldberg, bu kararının doğru olduğuna inandığını ifade etti.
Öte yandan Trump yönetimi, grupta konuşulanların hassas bilgi içerikli olmadığına dair açıklamalarda bulunarak, medyayı yanıltmakla suçladı. Amerikalı gazeteci Goldberg, kendisinin gruba dahil edilmesinin ardından Yemen'de planlanan saldırılara dair detayların paylaşılması üzerine bu durumu ele alan bir yazı kaleme almıştı.