Eylülde Türkiye'yi yoğun bir ekonomi gündemi bekliyor
HÜLYA ÖMÜR UYLAŞ - AA muhabirinin derlemesine göre, yaz aylarının sona ermesiyle birlikte ekonomik veri akışı hızlanıyor. Eylül ayı boyunca açıklanacak büyüme, ihracat, enflasyon verileri ile Orta Vadeli Program (OVP) ekonomik aktörlerin ve piyasaların odak noktası olacak.
Büyüme verisi piyasalarda ilk sırada
Piyasaların gözü 1 Eylül Pazartesi günü açıklanacak yılın ikinci çeyreğine ilişkin Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYH) verisinde olacak. TÜİK verileri saat 10.00'da duyuracak. Türkiye ekonomisi yılın ilk çeyreğinde yüzde 2 büyümüştü; ikinci çeyrek verisi büyüme dinamikleri ve yılın geri kalanı için politika mesajları bakımından belirleyici olacak.
İhracat verileri Sakarya'da açıklanacak
Ticaret Bakanlığı ve Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından 3 Eylül Çarşamba günü ağustos ayına ilişkin geçici dış ticaret verilerinin açıklanması bekleniyor. Dış ticaret verilerinin, Ticaret Bakanı Ömer Bolat ile TİM Başkanı Mustafa Gültepe tarafından Sakarya'da duyurulması öngörülüyor. Temmuzda ihracat, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 11 artarak 25 milyar dolar seviyesine ulaşmıştı; ağustos verileri ihracatta devam eden eğilim hakkında kritik bilgi sağlayacak.
Enflasyon ve sanayi üretimi verileri
TÜİK, ağustos ayı enflasyon rakamlarını 3 Eylül Çarşamba saat 10.00'da açıklayacak. Temmuzda TÜFE aylık bazda yüzde 2,06, Yİ-ÜFE yüzde 1,73 artış göstermiş; yıllık enflasyon TÜFE'de yüzde 33,52, Yİ-ÜFE'de yüzde 24,19 olarak kaydedilmişti. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, temmuzda yıllık enflasyonun 44 ayın en düşük seviyesinde olduğunu belirterek "Dezenflasyon süreci hedeflerimiz doğrultusunda ilerlemektedir. Yıl sonunda enflasyonun TCMB'nin tahmin aralığında gerçekleşeceğini öngörüyoruz." ifadelerini kullanmıştı.
Sanayi üretim endeksi ise 10 Eylül'de açıklanacak. Haziran ayında sanayi üretimi aylık bazda yüzde 0,7, yıllık bazda yüzde 8,3 artmıştı; eylülde açıklanacak veri sanayi performansındaki seyrin devamını gösterecek.
Merkez Bankası kararları ve ödemeler dengesi
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Para Politikası Kurulu, bu yıl 7'nci kez toplanarak 11 Eylül'de faiz kararını açıklayacak. Kurulun önceki toplantıda politika faizini bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını 300 baz puan indirerek yüzde 43'e çektiği hatırlanıyor. Merkez Bankası ayrıca 12 Eylül'de temmuz ayına ilişkin ödemeler dengesi verilerini paylaşacak. Haziran ayında cari işlemler hesabı 2 milyar 6 milyon dolar açık, altın ve enerji hariç cari denge ise 2 milyar 579 milyon dolar fazla vermişti.
Bütçe, konut ve işgücü verileri
Merkezi yönetim bütçe gerçekleşmeleri 15 Eylül'de Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından açıklanacak. TÜİK, ağustos ayı konut satış istatistiklerini 16 Eylül'de, ağustos ayına ilişkin iş gücü verilerini ise 30 Eylül'de açıklayacak. Temmuzda konut satışları geçen yılın aynı ayına göre yüzde 12,4 artarak 142 bin 858 olmuştu; eylül verileri konut piyasasındaki eğilimi teyit edecek.
Orta Vadeli Program (OVP) ve bütçe takvimi
Eylül ayında OVP'nin ayrıntıları yakından takip edilecek. OVP ile 2026-2028 dönemine ilişkin büyüme, enflasyon, istihdam, ihracat ve cari denge gibi temel makro göstergeler belirlenmiş olacak. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kabine Toplantısı sonrası yaptığı açıklamada, "2026 senesini ekonomide de reform yılı olarak görüyor, hayata geçireceğimiz reformlarla ilgili hazırlıkları hızla tekemmül ettiriyoruz. Eylül ayının ilk haftasında üç yıllık vizyonla hazırlanan Orta Vadeli Program'ı kamuoyumuzla paylaşacağız." Bilgilerini vermişti. OVP çalışmalarının tamamlanmasının ardından 2026 yılı bütçesine yönelik hazırlıklar hızlanacak; bütçe teklifi 17 Ekim'de TBMM'ye sunulacak.
Değerlendirme
Eylül takvimi, makroekonomik göstergelerin yanı sıra politika yapıcıların ve piyasa aktörlerinin beklentilerini şekillendirecek bir dizi kritik veri içeriyor. 1–12 Eylül arasındaki büyüme, enflasyon, ihracat ve ödemeler dengesi açıklamaları ile 11 Eylül'deki faiz kararı, kısa vadeli piyasa fiyatlamaları ve orta vadeli OVP beklentileri üzerinde belirleyici olacaktır. Bu dönemde açıklanacak verilerin bütüncül değerlendirilmesi, ekonomik görünümün ve politika yönelimlerinin daha net okunmasını sağlayacak.