Dünya Bankası, çatışma ve istikrarsızlık yaşayan ekonomilerde aşırı yoksulluğun diğer bölgelere göre çok daha hızlı arttığına dikkat çekerek, temel kalkınma hedeflerine ulaşmanın giderek daha imkansız hale geldiğini bildirdi. Banka, Kovid-19 sonrası durumu ele alan "Kırılgan ve Çatışmalardan Etkilenen Durumlar: İç İçe Geçmiş Krizler, Çoklu Kırılganlıklar" adlı analizini yayımladı.
Açıklamada, 2020'lerdeki çatışmaların daha sık, daha ölümcül ve ekonomik kalkınma göstergeleri açısından diğer ülkelere göre çok daha geride kaldığı ifade edildi. Özellikle kişibaşı Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYH)'nın 2020'den bu yana çatışma ve istikrarsızlık yaşayan ülkelerde yılda ortalama yüzde 1,8 azaldığı belirtilirken, diğer gelişmekte olan ekonomilerde ise yüzde 2,9’luk bir artış kaydedildi.
Analize göre, bu yıl 421 milyon insan çatışma ve istikrarsızlık içinde yaşayan ekonomilerde günde 3 dolardan az bir gelirle hayatta kalmaya çalışıyor. Bu sayının 2030 yılına kadar 435 milyona çıkması bekleniyor. Açıklamada, bu ülkelerde aşırı yoksulluk oranının yüzde 40 seviyelerine ulaştığına da dikkat çekildi.
Dünya Bankası'nın açıklamalarına göre, 2010'dan bu yana çatışma yaşayan ülkelerde GSYH neredeyse hiç artmadı. Türkiye'nin yanı sıra 39 ekonomik yapının çoğu hâlâ çatışmalarla boğuşuyor. Gelişmekte olan ülkelerde kişi başına ortalama gelir ise 6,900 dolar civarında iken, çatışma ve istikrarsızlık yaşayan ülkelerde bu rakamın 1,500 dolar seviyelerinde kaldığı vurgulandı.
Çatışma ve istikrarsızlık yaşayan ülkelerin nüfus artış hızına paralel olarak yeterli istihdam oluşturamadığı belirtildi. Son verilere göre, bu ülkelerde 270 milyondan fazla çalışma çağındaki kişiden yalnızca yarısının istihdam edildiği kaydedildi. Ayrıca, bu ülkelerde yaşam süresinin ortalama 64 yıl olduğu, bebek ölüm oranlarının iki kat ve gıda güvensizliğinin nüfusun yüzde 18'ini etkilediği kaydedildi.
Dünya Bankası Başekonomisti Indermit Gill, çatışma ve istikrarsızlık yaşayan kişilerin çoğunluğunun Afrika'da bulunduğunu belirtti. Gill, "Eğer bu koşullar sürerse, bu durum kronik hale gelecek ve bu ölçekte bir sefalet, bulaşıcı bir hal alabilir" dedi. Dünya Bankası Başekonomist Yardımcısı Ayhan Köse ise, son 15 yılda bu ülkelerde büyümenin durgunluğa dönüştüğüne dikkat çekerek, uluslararası destekle büyümeyi ve istihdamı artırmanın mümkün olduğunu vurguladı.
