Denetimli Serbestliğin 20. Yılı Paneli: Geçmiş, Hukuk ve Rehabilitasyon
Denetimli serbestlik hizmetlerinin 20’nci yılı kapsamında, bir üniversite ile Denetimli Serbestlik Müdürlüğü iş birliğinde düzenlenen panel, akademik ve adli çevrelerin yoğun katılımıyla gerçekleştirildi. Panelde uygulamanın geçmişi, bugünü ve geleceği ele alındı; alanında uzman isimler bilgi ve deneyimlerini paylaştı.
Panelin odak noktaları
Panelde, denetimli serbestlik uygulamalarının tarihsel gelişimi, hukuki çerçevesi ve uygulamadaki eğitim ile iyileştirme faaliyetleri ana konular olarak gündeme getirildi. Tartışmalarda, uygulamanın sadece denetim mekanizması olmayıp toplumsal yeniden kazandırma süreçlerindeki rolüne vurgu yapıldı.
Konuşmacılar ve temel açıklamalar
Öğr. Gör. Murat Akpınar panelin moderatörlüğünü üstlendi ve oturumun akışını yönetti.
Denetimli Serbestlik Müdürü Adil Firar, denetimli serbestlik kurumunun doğuşu ve Türkiye’deki gelişim sürecine ilişkin bilgi verdi. Firar, 2005 yılında yürürlüğe giren 5402 sayılı Denetimli Serbestlik Hizmetleri Kanunu ile sistemin Türk infaz hukukunda kurumsal bir yapı kazandığını belirterek, denetimli serbestliğin toplum temelli bir infaz modeli olarak bireyin topluma yeniden kazandırılmasında ve suçun tekrarlanmasının önlenmesinde önemli bir işlev üstlendiğini ifade etti.
Öğr. Gör. Sefanur Didar Söylemez, denetimli serbestliğin hukuki boyutlarına değinerek uygulamanın bireyin temel hak ve özgürlüklerini gözeten, insan odaklı ve çağdaş bir adalet anlayışını yansıttığını vurguladı.
Denetimli Serbestlik Uzmanı Ahmet Cinoçevi ise yükümlülere yönelik eğitim programları, psiko-sosyal destek çalışmaları ve rehabilitasyon faaliyetleri hakkında bilgi verdi. Cinoçevi, bu uygulamaların bireylerin topluma uyum süreçlerini güçlendirdiğini ve kamu güvenliğine katkı sunduğunu belirtti.
Değerlendirme ve sonuçlar
Panelde yapılan değerlendirmelerde, denetimli serbestliğin 20 yıllık süreçte önemli gelişim gösterdiği; artık yalnızca bir infaz yöntemi olmanın ötesine geçerek toplumsal bütünleşmeyi destekleyen, bireyi merkeze alan bir adalet anlayışının önemli bir unsuru haline geldiği vurgulandı. Katılımcılar, uygulamanın sürdürülebilirliği ve etkinliğinin artırılması için eğitim, rehberlik ve psiko-sosyal destek çalışmalarının güçlendirilmesi gerektiği görüşünde birleşti.
DENETİMLİ SERBESTLİĞİN 20 YILLIK SERÜVENİ PANELDE KONUŞULDU