
Alserkal Avenue, Dubai'nin Al Quoz sanayi bölgesinde, kültür destekçisi Abdelmonem Bin Eisa Alserkal tarafından hayata geçirilen bir sanat merkezi olarak dikkat çekiyor. Dinamik bir sanatçı topluluğu oluşturma vizyonuyla kurulan bu alan, 90'dan fazla sanat atölyesi ve galeriye ev sahipliği yaparak, Orta Doğu'nun önde gelen çağdaş sanat adreslerinden biri haline geldi.
Alserkal Avenue, film, tiyatro, performans, edebiyat, müzik ve gastronomi gibi farklı alanlara odaklanan öncü galerilerle zengin bir kültürel deneyim sunuyor. Ayrıca, Alserkal Sanat Vakfı ve Alserkal Danışmanlık aracılığıyla, sürdürülebilir yenilikçi işletmelerin teşvik edildiği kültür odaklı bir ekosistem oluşturuluyor.
Küratör Fatoş Üstek, Alserkal Avenue'nun çok kültürlülüğünün önemli bir unsuru olduğuna dikkat çekiyor. Dubai'nin nüfusunun %89'unun yurt dışından gelen bireylerden oluştuğunu vurgulayan Üstek, "Alserkal Avenue, farklı kültürel kökenlerden gelen sanatçılara açık bir platform sunuyor" diyerek, bölgenin sanatsal tarafını öne çıkarıyor.
Üstek, Alserkal Avenue'nun aynı zamanda restoranlar ve sosyalleşme alanlarını bir arada bulundurmasının burayı özel kıldığını belirtirken, "Dubai, Los Angeles gibi bir şehir. Burada yürüyerek yer değiştirmek zorken, bu alan insanların sosyal hayatta aktif olmasına olanak tanıyor" ifadesini kullandı.
Sanatçı Rami Farook, Alserkal Avenue'nun hem turistler hem de yerel sanatçılar için çekim merkezi olduğunu, buradaki galerilerin işbirlikleri için harika mekanlar sunduğunu ifade etti. Ayrıca, çeşitli etkinliklerin bölgeyi canlandırdığını belirtti.
Akademisyen ve sanatçı İdil Akıncı, Alserkal Sanat Vakfı'nda misafir sanatçı olarak deneyimlediği iki aylık program hakkında bilgi vererek, "İnsanların anlık tepkilerini görmek ve sanatın toplumsal etkisini gözlemlemek öğrenimime katkı sağladı" dedi.
Akıncı, araştırmasının Dubai'deki çok kuşaklı aileler üzerine odaklandığını ve bu süreçte hissettikleriyle ilgili deneyimlerini paylaşarak, sanatın toplumsal bağlar kurmadaki rolünü sorguladı.