ABD, E3'ün İran için BMGK başvurusuna destek verdi
ABD yönetimi, İngiltere, Fransa ve Almanya'dan oluşan E3'ün, İran'ın nükleer anlaşma hükümlerine uymadığı gerekçesiyle Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne (BMGK) yaptığı başvuruyu memnuniyetle karşıladığını açıkladı.
Başvuru ve ABD'nin tutumu
E3 ülkelerinin BMGK'ye taşıdığı başvuru, İran'a karşı daha önce kaldırılmış olan BM yaptırımlarının yeniden yürürlüğe sokulmasını öngören 'snapback' mekanizmasını harekete geçirmeyi amaçlıyor. Marco Rubio, yaptığı yazılı açıklamada E3'ün İran'ın anlaşma maddelerine uymadığını tespit ederek konuyu gündeme taşıdığını ve ABD'nin bu sürece destek verdiğini bildirdi.
BMGK süreci nasıl işliyor?
2231 sayılı BMGK kararına göre, anlaşmaya katılan herhangi bir devlet İran'ın anlaşmaya önemli ölçüde uymadığını düşünürse Konsey'e şikayette bulunabiliyor. Konu BMGK'ye ulaştığında 30 günlük bir süreç başlıyor. Bu süreçte Konsey, İran'a yönelik yaptırımların kaldırılmasının devamı için yeni bir karar almalı ve bu kararın da BMGK daimi üyeleri tarafından veto edilmemesi gerekiyor.
Eğer karar zamanında kabul edilmezse, 2015'teki anlaşma kapsamında kaldırılan BM yaptırımları otomatik olarak yeniden yürürlüğe girecek ve Konsey'de ek bir oylamaya gerek kalmayacak.
Hangi yaptırımlar geri dönebilir?
Mekanizmanın işletilmesi halinde, 2006–2010 döneminde İran'a karşı alınmış olan 1696, 1737, 1747, 1803, 1835 ve 1929 sayılı BMGK kararları yeniden geçerlilik kazanacak. Bu kapsamda, aralarında silah ambargosunun yeniden yürürlüğe girmesi, İran'ın nükleer başlık taşıma kapasitesine sahip füze geliştirmesinin yasaklanması ile yüzlerce kişi ve kuruluşa yönelik mali ve seyahat kısıtlamalarının bulunması öne çıkıyor.
ABD'nin desteği, E3'ün başvurusunun uluslararası platformda daha geniş bir siyasi etki kazanmasına hizmet edebilir; sürecin sonuçları ise BMGK içindeki oylama dinamiklerine ve daimi üyelerin tavırlarına bağlı olarak netlik kazanacak.