Yaşar Üniversitesi'nde kırmızı-mor meyvelerden çevre dostu fonksiyonel gıda geliştirilmesi
Antioksidan zengini kırmızı-mor meyveler, Yaşar Üniversitesi'nde yürütülen bir bilimsel çalışma ile çevre dostu teknolojiler kullanılarak bağışıklığı destekleyen fonksiyonel bir gıda takviyesine dönüştürüldü. Proje, sürdürülebilir yeşil ekstraksiyon teknolojileri ile elde edilen özütlerin, endüstriyel uygulamaya uygun prototip haline getirilmesi yönünde ilerliyor.
Doğa ve bilimin buluşması
Yaşar Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Gıda Teknolojisi Programı Gıda İşleme Bölüm Başkanı Dr. Öğretim Üyesi Ece Yıldız Öztürk tarafından yürütülen projede, özellikle aronya, açai, gojiberry ve yaban mersini gibi fenolik bileşikler, antosiyaninler ve güçlü antioksidanlar açısından zengin kırmızı-mor meyvelerden elde edilen özütler kullanıldı. Araştırma ekibi, bu özütleri C vitamini, çinko, probiyotik karışımı ve doğal tatlandırıcı stevia ile zenginleştirerek çiğnenebilir jel formunda bir fonksiyonel gıda takviyesi geliştirdi.
Öztürk projeyi anlatırken şunları belirtti: “Doğanın sunduğu biyoaktif zenginliği, modern bilimin olanaklarıyla nasıl elde edebiliriz? Kırmızı-mor meyveler özellikle aronya, açai, gojiberry, yaban mersini gibi fenolik bileşikler, antosiyaninler ve güçlü antioksidanlar açısından son derece zengin. Literatürde bu meyvelerin sağlık üzerindeki olumlu etkilerine dair çok sayıda çalışma mevcut, ancak bu biyoaktif bileşenlerin insan sağlığına uygun, çevre dostu, sürdürülebilir ve endüstriyel olarak uygulanabilir yüksek verimli yöntemlerle elde edilmesi üzerine yapılan çalışmalar oldukça sınırlıydı. Kırmızı-mor meyvelerin ekstrelerini; C vitamini, çinko, probiyotik karışımı ve doğal tatlandırıcı stevia ile zenginleştirerek geliştirdiğimiz formül sayesinde, antioksidan kapasitesi yüksek, bağışıklığı destekleyici, gıda takviyesi elde ettik. Proje kapsamında geliştirdiğimiz çiğnenebilir jel formunda fonksiyonel gıda takviyesi, faydalı model başvurusuna uygun şekilde tasarlanarak ticarileşebilir bir ürün prototipi hâline geldi. Araştırma ekibi, ürün için faydalı model başvurusu yaparak çalışmayı inovatif ürün geliştirme sürecine taşıdı.”
Ürünün önemi, geliştirme ve ticarileşme potansiyeli
Bu çalışma, üç açıdan öne çıkıyor: çevre dostu üretim yaklaşımı, biyoaktif bileşiklerin stabil ve uygulanabilir formda korunması ve ürünün ticarileşme potansiyeli. Yeşil ekstraksiyon yöntemleri çevresel etkileri azaltma hedefi taşırken, jel formundaki ürün tüketici kabulünü ve kullanım kolaylığını artırma potansiyeli gösteriyor. Araştırma prototipinin faydalı model başvurusu için uygun şekilde tasarlanmış olması, proje ekiplerinin buluşu fikri mülkiyet açısından koruma yönünde ilerlettiğini gösteriyor.
Akademik ve endüstriyel paydaşlar açısından bu tür çalışmalar, gıda teknolojisi ve sürdürülebilir üretim alanlarında uygulamaya dönük örneklerin artmasına katkı sağlayabilir. Ayrıca, formülasyondaki bileşen kombinasyonunun (antioksidan özütler, C vitamini, çinko, probiyotikler, stevia) bir arada değerlendirilmesi, ürünün hedeflenen faydasına yönelik daha bütüncül bir yaklaşım sunduğunu gösteriyor.
Yeni araştırmalar yolda
Öztürk, çalışmanın devamında özütlerin farklı kanser hücreleri üzerindeki etkileri ve antimikrobiyal aktivitelerinin incelenmesine yönelik yeni bir proje hazırlığının sürdüğünü belirtti. Araştırmanın, gıda teknolojisi ile biyomedikal alanları buluşturan çok disiplinli bir perspektif ile ilerletilmesi hedefleniyor; bu yaklaşım, hem güvenlik ve etkinlik verilerinin güçlendirilmesine hem de ürünün olası uygulama alanlarının genişletilmesine olanak tanıyacak.
Sonuç olarak, Yaşar Üniversitesi ekibinin çalışması, kırmızı-mor meyve biyoaktiflerinin çevre dostu yöntemlerle işlenerek fonksiyonel gıda ürünlerine dönüştürülebileceğini gösteren somut bir prototip sunuyor ve ek araştırmalarla ürünün bilimsel altyapısının güçlendirilmesine açık kapı bırakıyor.
YAŞAR ÜNİVERSİTESİ MESLEK YÜKSEKOKULU GIDA TEKNOLOJİSİ PROGRAMI GIDA İŞLEME BÖLÜM BAŞKANI DR. ÖĞRETİM ÜYESİ ECE YILDIZ ÖZTÜRK