İddianame mahkemeye sunuldu
Kırıkkale Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma kapsamında hazırlanan iddianame, Kırıkkale 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ne sunuldu. İddianamede, tutuklu eski Yahşihan Belediye Başkanı Ahmet Sungur ile eski belediye başkan yardımcıları C.Y. ve O.U., eski imar müdürü S.A., iş insanı U.B. ve tutuksuz sanık itirafçı Y.N.Y. hakkında 'icbar suretiyle irtikap' suçlaması yer alıyor.
İddiaların kapsamı ve deliller
İddianamede, 'Ay Yıldız' adlı inşaat projesi kapsamında iskan ve imar süreçlerinin kullanılarak müteahhitten haksız menfaat sağlandığı öne sürülüyor. Delil olarak müşteki müteahhit C.S.'nin beyanları, banka hareketleri, MASAK raporları, HTS kayıtları ve mesajlaşma içerikleri gösterildiği belirtiliyor. İddianamede ayrıca 2024 yılı içinde iskan iptali, ruhsat işlemleri ve yüksek tutarlı idari para cezası tehdidiyle baskı yapıldığı iddiasına yer veriliyor.
Tapu tedbirleri, talepler ve ödemeler
Müşteki C.S.'nin ifadesine göre, satışları tamamlayabilmek için bazı dairelerin devri yapıldı; ancak arsa sahibi S.O.İ. vekili A.İ. ile gizli ortak olduğu iddia edilen F.M., durumu 'mal kaçırma' olarak değerlendirip iskan iptali davası açtı ve 64 dairenin tapusuna tedbir konuldu. Tedbirlerin kaldırılması ve davadan vazgeçilmesi karşılığında 15 milyon TL ile 3 milyon TL avukatlık ücreti talep edildiği, daha sonra toplamda 12 milyon 500 bin TL ödeme yapıldığı ve tedbirlerin kaldırıldığı iddia ediliyor.
Mesaj kayıtları ve para transferleri
İddianamede, para transferlerine ilişkin IBAN paylaşımlarının mesaj kayıtlarıyla örtüştüğü, Ö.B. aracılığıyla farklı hesaplara banka yoluyla ve elden toplam 35 milyon TL gönderildiği belirtildi. Dosyada yer alan mesaj içeriklerinde geçen 'başkan aradı, hallet şu işi' ifadeleri iddiaları destekleyen unsurlar arasında sayıldı.
Resmi sıfatı olmayanların rolü ve baskı yöntemleri
İddianamede, resmi sıfatı bulunmayan bazı kişilerin belediyede fiili karar verici konumunda hareket ettiği öne sürülüyor. Özellikle U.B., C.Y., O.U. ve S.A.'nın projeye ilişkin süreçlerde etkili olduğu, binayı 'kaçak yapı' konumuna düşürme ve 120–130 milyon TL seviyelerine varan idari para cezaları uygulanabileceği tehdidiyle baskı kurulabileceğinin iddia edildiği kaydedildi. İddianamede ayrıca 2024 Eylül ve Ekim aylarında milyonlarca liralık yeni ödemeler yapıldığı, yapı tadilat ruhsatı verildiği ancak projelerin teslim edilmediği, ödeme yapılmaması halinde ruhsatın iptal edileceği yönünde baskı kurulduğu ileri sürüldü.
Gizli görüşme ve talep edilen karşılıklar
İddianamede, Ahmet Sungur'un kendi villasındaki müşteki müteahhit C.S. ile görüşmesine de yer verildi. Görüşmede, çözüm olarak bir arsanın satın alınıp belediyeye hibe edilmesi ve bu arsanın emsal hakkının 1878 ada 5 parsel üzerinde kullanılması teklif edildiği, başlangıçta maliyetin 200 milyon TL olarak ifade edildiği; daha sonra 45 milyon TL ve nihayetinde 35 milyon TL'ye düşürüldüğünün iddia edildiği bildirildi. İddianamede Sungur'a atfedilen sözler arasında şu ifade yer aldı: “Hakkımda yok 200 milyon istedi, yok bunu talep etti diye konuşuyormuşsun... ben burada kaç mafyandan şırıngayla kan aldım, biliyor musun.”
Mali inceleme, MASAK raporları ve araç tespiti
MASAK raporlarında, paranın ağırlıklı olarak Y.N.Y. hesaplarında toplandığı, dağıtımın ise U.B. yönlendirmesiyle yapıldığı değerlendirildi. Banka hesapları, elden teslimatlar, kredi kartı kullanımları ve üçüncü kişiler üzerinden transferlerle para trafiğinin gizlendiği iddianamede yer aldı. Dosyada ayrıca U.B.'nin şirketi adına kayıtlı 2022 model Audi A8 marka aracın Ahmet Sungur tarafından kullanıldığına ilişkin 4 Eylül 2025 tarihli tespit tutanağı, PTS ve trafik kayıtlarının dosyada bulunduğu kaydedildi.
Şikayetçi beyanı ve iddia edilen baskı
Müşteki beyanlarından biri olan S.G.Ç. ifadesinde, Sungur ile yaklaşık 5 yıllık bir gönül ilişkisi sürdüğünü, maddi destek aldığını ve kira ile geçim giderlerinin farklı kişiler aracılığıyla karşılandığını belirtti. S.G.Ç., Sungur'un kendisine önce Opel, ardından Volkswagen marka araçlar aldığı, 31 Mayıs 2024'te bahçede darp edildiğini söyleyerek 155'i aradığını fakat şikayetçi olmadığını; daha sonra şikayetçi olmaması için 10 milyon TL teklif edildiğini, 1 milyon TL'yi elden aldığını ve kalan için ev teminatı verildiğini, paranın U.B.'nin hesabından gönderildiğini iddia etti. İfadesine göre teminat olarak verilen evi geri verdi ve toplamda 10 milyon TL aldığı bildirildi.
İddianamede öngörülen ceza istemi
Cumhuriyet Başsavcılığı iddianamede şüphelilerin eylemlerinin Türk Ceza Kanunu'nun 250/1 maddesi kapsamında 'icbar suretiyle irtikap' suçunu oluşturduğunu, eylemlerin zincirleme işlendiği gerekçesiyle TCK 43/1'in uygulanması gerektiğini belirtti. Kamu görevlisi olmayan bazı şüpheliler yönünden eylemlerin yardım eden sıfatıyla değerlendirilmesi talep edildi. İddianamede, suçun temel hali için 5 yıldan 10 yıla kadar hapis; zincirleme suç hükümleri uygulandığında ise yaklaşık 6 yıl 3 ay ile 17 yıl 6 ay arasında değişen hapis cezaları istendi.
KIRIKKALE CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI'NCA YAHŞİHAN BELEDİYESİNE YÖNELİK YÜRÜTÜLEN SORUŞTURMA KAPSAMINDA, TUTUKLU ESKİ BELEDİYE BAŞKANI AHMET SUNGUR İLE BİRLİKTE 4 ŞÜPHELİ HAKKINDA "İCBAR SURETİYLE İRTİKAP" SUÇLAMASIYLA HAZIRLANAN İDDİANAME MAHKEMEYE SUNULDU