DOLAR
42,7 -0,01%
EURO
50,17 -0,08%
ALTIN
5.911,4 -0,07%
BITCOIN
3.674.595,35 -0,24%

Uzmanlar, Gemlik'teki Depremlerin İstanbul ile İlişkisinin Değerlendirmesini Yaptı

Gemlik'te meydana gelen depremler üzerine uzmanlar, panik yapmaya gerek olmadığını, ancak dikkatli olunması gerektiğini belirtti.

Yayın Tarihi: 01.07.2025 15:32
Güncelleme Tarihi: 01.07.2025 15:32

Uzmanlar, Gemlik'teki Depremlerin İstanbul ile İlişkisinin Değerlendirmesini Yaptı

Gemlik'te Meydana Gelen Depremlerin Analizi

İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Fakültesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü Sismoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tuncay Taymaz, Gemlik'te meydana gelen 3,9 ve 4,2 büyüklüğündeki depremler üzerine değerlendirmelerde bulundu. Depremlerin oluştuğu bölgenin tehlikeli bir noktada yer aldığını belirten Taymaz, moleküler yapıların sarsıntılarının İstanbul'da hissedilmesinin normal olduğunu vurguladı.

Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın Etkisi

Prof. Dr. Taymaz, Kuzey Anadolu Fay zonunun, Adapazarı-Mudurnu Vadisi'nden başlayıp Gemlik Körfezi'ne kadar uzandığını ifade etti. Bu aktivitenin, yıllık yaklaşık 8-10 milimetre stres birikmesine neden olduğunu belirten Taymaz, Gemlik'in bu fay hattı üzerinde bulunduğunu vurguladı. Ancak, mevcut depremlerin büyük bir depremi tetikleyecek enerjiye sahip olmadığını aktardı.

İstanbul'daki Risk Durumu

Taymaz, İstanbul'un içinden geçen aktif bir fay hattının olmadığını, dolayısıyla "İstanbul depremi" kavramının yanıldığını söyledi. Marmara Denizi'nden geçen büyük kırık fayı, Marmara'nın Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın önemli kollarından biri olarak değerlendiriliyor.

İstanbul Arel Üniversitesi’nin Değerlendirmeleri

İstanbul Arel Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Başkanı Prof. Dr. Mehmet Fatih Altan da depremlerin Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın güney bölümünde meydana geldiğini belirtti. Depremlerin 4 büyüklüğüne ulaşmasının bölgede normalleştiğini ifade eden Altan, bu durumun daha büyük sarsıntılar için bir işaret olabileceğini kaydetti.

Yapıların Durumu ve Öneriler

Prof. Dr. Altan, bölgedeki eski yapıların zeminle olan etkileşimlerinin de depremlerde hissedilen şiddeti artırdığını belirterek, kentsel dönüşümün hızla gerçekleştirilmesi gerektiğinin altını çizdi. Böylelikle mevcut yapıların deprem yönetmeliklerine daha uygun hale getirileceğini ve bu gibi sarsıntıların daha az hissedileceğini vurguladı.

Kısa bir süre içinde tehlikeli olabilecek durumlarla karşılaşmamak için hem bireylerin hem de yerel yönetimlerin gerekli önlemleri alması önem taşımaktadır.

Yazar
EDİTÖR

Aksiyon Haber Ajansı