Gökbilimciler, güneş sistemimizin en eşsiz ve ilgi çekici gezegenlerinden ikisinin etrafında yeni uydular tespit etti. Gizli uydular Uranüs ve Neptün'ün yörüngesinde keşfedildi ve bu keşifle birlikte bu gezegenlerin uydu sayıları sırasıyla 28 ve 16'ya yükseldi.
Bu gizli uyduların keşfinin hem heyecan verici olduğu belirtildi. Aslında, güneş sistemimizdeki gezegenlerin çoğunun bildiğimizden daha fazla uyduya sahip olduğuna inanılıyor. Bu kapsamda, daha fazlasını keşfettikçe, uydular muhtemelen bu gezegenlerin oluşumundan kalan kalıntılar olduğu için, bu gezegenlerin nasıl oluştuğu hakkında daha fazla bilgi edinileceği düşünülüyor.
Yeni keşfedilen bu gizli uydulara henüz resmi bir isim verilmedi. Ancak gökbilimciler muhtemelen yeni Uranüs uydularına Shakespeare'in eserlerinden, Neptün uydularına ise Yunan mitolojisinden tanrıçaların isimlerini verme eğilimine devam edeceği düşünülüyor.
TEKNOLOJİ GELİŞTİKÇE DAHA FAZLA UYDU KEŞFEDİLECEK
Toplamda yeni keşfedilen sadece üç uydu bulunuyor ve gökbilimciler bunların yer tabanlı teleskoplar kullanarak iki buz devinin etrafında şimdiye kadar bulduğumuz en sönük uydular olduğunu belirtiyor. Hatta bu silik nesneleri ortaya çıkarmak ve uydu olarak tanımlamak için özel bir görüntü işleme sürecinin bile gerektiği aktarılıyor.
Araştırmacılar, teknoloji ve kullandığımız teknikler geliştikçe, güneş sistemimizdeki gezegenlerin etrafında daha fazla gizli uydu ve nesne bulunacağını söylüyor.
Bu iki buz devinin uzaklığı da onları çevreleyen gizeme yardımcı oluyor. Çünkü onlara seyahat etmek kolay olmuyor. Bu durum Uranüs'e sonda gönderilmesi için daha fazla çağrı yapılmasına yol açmış olsa da, buz devlerine yönelik bir görev için anlamlı bir ilerleme kaydedilmedi.
