Türk Dönerinin AB'den Geleneksel Ürün Tescil Süreci
Türk mutfağının dünyaca ünlü lezzetlerinden biri olan dönerin, Avrupa Birliği'nden (AB) 'geleneksel ürün adı' tescilinin alınması için yapılan başvurunun bu yıl sonuna kadar olumlu sonuçlanması bekleniyor. Uluslararası Döner Federasyonu (UDOFED) Genel Başkanı Muhammet Nezif Emek, son gelişmeleri değerlendirdi.
Dönerin Tescil Süreci
Emek, 2022 yılında yapılan tescil başvurusunun ardından, sürecin ilerleyişine dair önemli bilgiler paylaştı. Nisan 2024’te, başvurunun AB'nin resmi gazetesinde yayımlanmasının ardından 3 aylık bir itiraz süreci başladığını aktardı. Almanya'nın da dahil olduğu 7 Avrupa ülkesinden gelen teknik itirazların bulunduğunu söyleyen Emek, itirazların dönerin üretim ve satış kriterlerine yönelik olduğunu belirtti.
Teknik İtirazlarla İlgili Görüşmeler
Bu itirazlarla ilgili olarak diğer ülkelerle görüşmelerin sürdüğünü vurgulayan Emek, Almanya ile uzlaşı sağlandığını ve diğer ülkelerle de görüşmeler yapıldığını kaydetti. Emek, sürecin olumlu ilerlemesi durumunda dönerin 2025 yılı içinde AB tarafından tescil edilmesini öngördüklerini açıkladı.
Hukuki ve Diplomasik Önlemler
Tescil sürecinin olumsuz sonuçlanması halinde hukuk ve diplomatik yollarla gerekli adımların atılacağını belirten Emek, çeşitli stratejilerin hayata geçirileceğini de sözlerine ekledi. Ancak, bu ihtimalin gerçekleşeceğine dair bir kaygısı olmadığını söyledi.
Dönerin Küresel Pazar Payı
UDOFED Genel Başkanı, Avrupa'da döner sektörünün büyük bir pazar payına sahip olduğunu ifade ederken, günlük yaklaşık 400 ton döner tüketiminin ve yıllık 3,5 milyar avroluk ciroya ulaşıldığını belirtti. Emek, Avrupa'da 16 bini Almanya'da olmak üzere toplamda 40 binin üzerinde döner işletmesi bulunduğunu ve Türk döner şirketlerinin yurt dışında başarılı işlere imza attığını kaydetti.
Gastronomi Turizmine Katkı
Dönerin AB'de tescil edilmesinin, ürünün orijinalliğini koruyarak haksız rekabeti önleyeceğini ve Türkiye'nin gastronomi turizmine olumlu katkılar sağlayacağını vurgulayan Emek, dönerin üretim standartlarının belirlenmesiyle tüketicilerin güvenilir ve kaliteli ürünlere erişim sağlayacağını ifade etti. Ayrıca, dönerin farklı isimlerle başka ülkeler tarafından sahiplenilmesinin de önüne geçilmiş olacağına dikkat çekti.
