DOLAR
42,69 0%
EURO
50,15 0%
ALTIN
5.897,7 0,01%
BITCOIN
3.846.616,92 0,19%

Snapback mekanizması nedir ve İran’a hangi BM yaptırımları geri dönebilir?

Snapback, 2231 sayılı BMGK kararı uyarınca İran’ın yükümlülük ihlali iddiası üzerine 30 gün içinde kaldırılan BM yaptırımlarının otomatik olarak yeniden yürürlüğe girmesini sağlayan mekanizmadır.

Yayın Tarihi: 28.08.2025 12:22
Güncelleme Tarihi: 28.08.2025 12:22

Snapback mekanizması nedir ve İran’a hangi BM yaptırımları geri dönebilir?

Snapback mekanizması nedir?

Snapback olarak anılan mekanizma, 2015 tarihli Kapsamlı Ortak Eylem Planı'nı destekleyen 2231 sayılı Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) kararında yer alan özel bir hükümdür. Bu hükme göre, anlaşmaya taraf herhangi bir devlet İran’ın yükümlülüklerini ciddi şekilde ihlal ettiğini düşünürse konuyu BMGK’ye taşıyabiliyor ve belirlenen prosedürler tamamlanırsa daha önce kaldırılan BM yaptırımları otomatik olarak yeniden yürürlüğe girebiliyor.

Nasıl işler ve süre kısıtları

2231 kararına göre yapılan başvurunun BMGK’ye intikal etmesiyle birlikte 30 günlük bir süreç başlıyor. Bu sürede Konsey, yaptırımların kaldırılmasının devamına yönelik yeni bir karar almadığı takdirde, 2015'te kaldırılan yaptırımlar otomatik olarak geri dönüyor. Söz konusu maddenin geçerlilik süresi 18 Ekim 2025 tarihinde sona erecek. Avrupa tarafları, çözüm bulunmaması halinde mekanizmayı ağustos sonuna kadar işletme niyetinde olduklarını açıkladı; bu da sürece ilişkin dar bir zaman penceresi oluşturuyor.

Hukuki politika dengesi

Mekanizmanın işletilmesi için süreç teknik olarak katılımcı devletin başvurusunu takiben işlemeye başlasa da siyasi gerçeklik Konsey düzeyinde belirleyici oluyor. Konsey yeni bir karar alıp yaptırımların kaldırılmasını devam ettirmek isterse bu kararın BMGK daimi üyelerinden herhangi birinin veto hakkı bulunuyor. Diğer yandan Avrupa ülkeleri, ABD 2018'de anlaşmadan çekilmiş olsa da kağıt üzerinde anlaşmadan çekilmediklerini, dolayısıyla 2231 kapsamındaki haklarını koruduklarını savunuyor; Tahran ise bunların katılımcı statüsünü kaybettiğini iddia ediyor.

Geçmiş ve mekanizmanın bağlamı

2015 anlaşması ve yaptırımların kaldırılması

14 Temmuz 2015 tarihinde İran ile BMGK’nin beş daimi üyesi ve Almanya arasında imzalanan Kapsamlı Ortak Eylem Planı (KOEP) uyarınca İran, uranyum zenginleştirme faaliyetlerini sınırlandırmayı ve Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) ile tam işbirliği yapmayı kabul etti. Buna karşılık, İran’a uygulanan BM ve Avrupa Birliği yaptırımları 16 Ocak 2016 itibarıyla kaldırıldı; ancak anlaşmada, ihlal halinde yaptırımların geri getirilebilmesini sağlayan snapback maddesi korunmuştu.

ABD’nin çekilmesi ve sonrasında gelişmeler

ABD Başkanı Donald Trump, 2018'de ülkesini tek taraflı olarak anlaşmadan çekti ve sıkı ekonomik yaptırımları yeniden yürürlüğe koydu. Avrupa ülkeleri bu kararı desteklemediklerini açıklasalar da yaptırımların etkisini ortadan kaldıracak adım atmadı. Bunun ardından İran, anlaşmadaki taahhütlerini aşamalı olarak askıya aldı; 2020 itibarıyla zenginleştirme oranını anlaşmada belirlenen %3,67'den %60'a kadar yükseltti. Tahran, yaptırımlar kaldırıldığı takdirde nükleer faaliyetleri yeniden anlaşmayla uyumlu hale getireceğini tekrar etti.

Müzakereler, ara turlar ve yeni girişimler

Eski ABD Başkanı Joe Biden döneminde yeniden başlayan görüşmeler sonuç vermedi. Avrupa tarafı (E3) ile Aralık 2024'te yürütülen temaslar ve sonraki girişimler de bir uzlaşma sağlayamadı. Metinde belirtilen gelişmeler arasında Mart ayında ABD Başkanı Trump'ın İran lideri Ali Hamaney'e gönderdiği mektup sonrasında Nisan ayında Umman aracılığıyla dolaylı görüşmelerin başlatılması; tarafların Maskat ve Roma'da yaptıkları toplam 5 tur görüşme bulunuyor. Taraflar ilk aşamada olumlu açıklamalar yapsa da teknik konularda anlaşmazlıklar sürdürdü.

İsrail saldırıları ve müzakerelerin çöküşü

Müzakere sürecinin yeniden başlaması kararlaştırıldıktan kısa süre önce İsrail’in İran’a yönelik saldırıları, iki ülke arasında 12 gün süren çatışmaya yol açtı. Bu dönemde ABD’nin 22 Haziran'da İran’ın nükleer tesislerine yönelik saldırı düzenlemesi, müzakere sürecini sekteye uğrattı; Tahran ise UAEA ile işbirliğini askıya alan bir yasa çıkardı. Bu gelişmeler görüşme sürecini ortadan kaldırdı ve İran, ABD çağrılarına şimdilik olumlu yanıt vermedi.

Avrupa’nın adımı ve Tahran’ın itirazı

İngiltere, Fransa ve Almanya, Batı’nın istediği çözüm bulunmazsa mekanizmayı ağustos sonuna kadar işletme niyetinde olduklarını duyurdu ve Tahran’ı yeniden müzakereye çağırdı. İran ise Avrupa ülkelerinin bu süreci başlatma konusunda hukuki dayanağı olmadığını, ABD’nin 2018'de çekilmesinin ardından Avrupa taraflarının yükümlülüklerini yerine getirmediğini ve bu nedenle katılımcı statüsünü kaybettiklerini savunuyor. Avrupa tarafı ise anlaşmadan çekilmediklerini, dolayısıyla 2231 kapsamındaki haklarını koruduklarını belirtiyor.

Hangi BM yaptırımları yeniden yürürlüğe girebilir?

Mekanizma işletildiğinde yeniden geçerli hale gelecek BMGK kararları arasında 1696, 1737, 1747, 1803, 1835 ve 1929 sayılı kararlar bulunuyor. Bu kararların geri dönmesi halinde uygulanabilecek başlıca yaptırımlar şunlar:

- Silah ambargosu: 2006–2010 dönemi kararları kapsamında getirilen silah ambargosunun yeniden yürürlüğe girmesi.

- Füze ve nükleer başlık kapasitesine dair sınırlamalar: İran’ın nükleer başlık taşıma kapasitesine sahip füze geliştirmesinin yasaklanması.

- Mali ve seyahat kısıtlamaları: Yüzlerce kişi ve kuruluşa yönelik mal varlığı dondurma ve seyahat yasakları.

- Deniz taşımacılığı denetimi (1929 sayılı kararın önemi): 1929 sayılı karar, BM üyesi ülkelere İran’a ve İran’dan yapılan sevkiyatları denetleme ve gerekirse el koyma yetkisi veriyordu; bu kapsamda İran’ın deniz ticaretinde kullandığı gemilere müdahale imkanı doğabilir.

Sonuç: Hukuk, siyaset ve zaman penceresi

Snapback mekanizması teknik olarak belirgin bir prosedür sunuyor; ancak uygulama aşamasında hem hukuki tartışmalar hem de Büyük Güçler arasındaki siyasi dengeler belirleyici olacak. 18 Ekim 2025 tarihine kadar geçerli olan madde ve Avrupa ülkelerinin ağustos sonu hedefi, çözüm için sınırlı bir zaman penceresi bırakıyor. Bu süreçte BMGK içindeki veto dengesi, tarafların müzakere iradesi ve sahadaki güvenlik gelişmeleri mekanizmanın pratik etkisini tayin edecek ana unsurlar olarak öne çıkıyor.

Yazar
EDİTÖR

Aksiyon Haber Ajansı