Rubio: Filistin'i tanıyan Batılı ülkeler Gazze'de müzakalelerde belirleyici rol oynamayacak
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, NBC Today ve CBS Mornings programlarında yaptığı açıklamalarda, Fransa, İngiltere ve Kanada gibi Batılı ülkelerin Filistin Devleti'ni tanımasının Gazze'de çatışmaların sona ermesini sağlamada sınırlı etkiye sahip olacağını savundu.
Filistin tanıma ve müzakere süreci
Rubio, NBC Today'e yaptığı açıklamada hedeflerinin "savaşı bitirmek değil barışı elde etmek" olduğunu belirterek, "Hamas olduğu sürece barış olmayacak" ifadelerini kullandı. Rubio, Gazze'nin yeniden inşasında ABD'nin de dahil olduğu yardım çabalarının bölge halkına daha iyi bir gelecek sağlayacağını ileri sürdü.
Rubio, İngiltere, Fransa ve Kanada gibi ülkelerin Filistin'i tanımasına ilişkin olarak, "Bu konuda hiç endişeli değilim. Bu ülkelerin hiçbiri, Gazze'de çatışmanın sona ermesini sağlamada pek rol oynamayacak." dedi ve bu kararların "kendi iç politikaları" olduğunu vurguladı: "Buna, Fransa, İngiltere ya da başka bir ülke karar vermeyecek."
CBS Mornings programında Rubio, İsrail-Filistin meselesinde iki devletli çözüme ilişkin soruya değinerek, "İsrail'de Yahudilerle birlikte yaşayan Filistinlilerin geleceğinin görüşülmesi gerekeceğini herkes biliyor. Bu, daha geniş ve karmaşık bir görüşme olmalı." ifadesini kullandı. Rubio, "eğer bir devlet olacaksa İsrail'in, bunu kimin, nasıl yöneteceğini bilmesi gerektiğini" savundu.
Haberde, Kanada, Avustralya, İngiltere ve Portekiz'in 21 Eylül'de, Fransa'nın ise 22 Eylül'de Filistin'i tanıdıkları hatırlatıldı.
Rusya-Ukrayna değerlendirmeleri
Rubio, ABC'nin Good Morning America programında Rusya-Ukrayna Savaşı'na ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Rubio, ABD Başkanı Donald Trump'ın savaşın devam etmesi nedeniyle attığı adımlara yönelik olarak, Rusya'dan petrol alan Hindistan'a ek tarife getirildiğini belirtti ve Avrupa ülkelerinin Rusya'dan doğal gaz almasının savaşın seyrini doğrudan etkilediğini savundu.
Alaska'da 15 Ağustos'ta Trump ile Vladimir Putin arasındaki görüşmeye değinen Rubio, "Trump, bu (savaşın) ilerlediği yön nedeniyle derin hayal kırıklığı duyduğunu ifade etti" dedi. Rubio, Moskova'nın barış yönünde adım atmaması halinde atılacak adımlar olduğunu belirtti ancak önce savaşı sona erdirmek için Moskova'yı ikna etme umudunu dile getirdi.
USAID kesintileri ve insani yardım tartışması
Rubio, The New York Times muhabirinin Trump yönetiminin gönderdiği nota dayandırdığı paylaşımına ilişkin olarak ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı (USAID) fonlarındaki 6,4 milyar dolarlık kesintinin "insanların ölümüne yol açtığı" yorumunu değerlendirdi. Rubio, bunun bir "not olmadığını", bir kişinin görüş bildiren e-postası olduğunu söyledi ve USAID fonlarının başka yerlere taşındığını, insani yardımların devam ettiğini savundu.
Sunucunun, USAID yardımlarının Haiti ve Sudan gibi yerlerde çalındığı veya gerektiği gibi dağıtılmadığı gerekçesiyle fonların kesildiğine ilişkin sorusuna Rubio, "Kimse, ABD yardımları kestiği için ölmedi, hayır. İnsanlar, çeteler yardımları çaldığı için, dağıtıcılar iyi çalışmadığı için öldü. İnsanlar, diğer ülkeler yardım etmediği için öldü." yanıtını verdi ve tartışmada İngiltere, Kanada veya Çin gibi ülkelerin yeterince para vermemesine dikkat çekti.
