Akdeniz Üniversitesi enstitü müdürü öğrencilerle bir araya geldi
Akdeniz Üniversitesi Prof. Dr. Tuncer Karpuzoğlu Organ Nakli ve İleri Sağlık Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ömer Özkan, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Fen Lisesi Konferans Salonu'nda lise öğrencileriyle buluştu. Söyleşide Özkan, organ nakli, tıpta uzmanlaşma, hasta iletişimi, yapay zeka ve rejeneratif tıp konularında değerlendirmelerde bulundu.
Meslek seçimi ve öğrencilere tavsiyeler
Özkan, öğrencilerin kariyer kararlarının kritik bir aşamada olduğuna dikkat çekti ve puan odaklı tercihler yerine mesleği severek yapıp yapamayacaklarını sorgulamalarını önerdi. Öğrencilere tercihlerini yaparken sormalarını istediği soru şu şekilde öne çıktı: Bu işi yapmak ister miyim?
Tıbbın alt dallara ayrılması
Özkan, tıp eğitiminin artık genel hekimlikle sınırlı kalmadığını, alanın yoğun bir uzmanlaşma ve alt dallara ayrılma süreci geçirdiğini vurguladı. Kendi ilgi alanları üzerinden örnek vererek organ nakli, organ üretimi, genetik ve immünolojiye işaret etti ve çeşitli uzmanlıkların uygulama alanlarının ne kadar farklılaştığını açıkladı.
Hastayla iletişimin önemi
Cerrahların hastayla doğrudan ve derin bir psikolojik ilişki kurduğunu belirten Özkan, iyi kurulmuş bir iletişimin komplikasyonların yol açtığı psikolojik yükü azalttığını söyledi. Bilgilendirmenin ve onam sürecinin hem etik hem de hukuki bir sorumluluk olduğuna dikkat çekti ve empati kurmanın hem hasta hem hekim açısından fayda sağladığını ifade etti.
Yapay zeka değerlendirmesi
Yapay zekânın tıp alanındaki rolüne dair Özkan, yapay zekânın temelinin insanların yüklediği bilgi ve tanımlamalar olduğuna değindi. Günümüzde yapay zekânın web ve mevcut veri kaynaklarından beslendiğini, potansiyelinin ancak insanlar tarafından tanımlanan sınırlar kadar kullanıldığını belirtti.
Cerrahın çalışma düzeni
Özkan, cerrahlıkta mesai kavramının çoğu zaman lüks olduğunu söyledi. Ameliyat sürelerinin öngörülemeyen değişkenlikler gösterdiğini, cerrahın zaman planını tamamen kontrol edemeyeceğini ve bu durumun mesleğin doğasında olduğunu anlattı. Gece müdahalelerine bile memnuniyetle gittiğini, hastaya fayda sağlamanın büyük bir tatmin verdiğini aktardı.
Araştırma, kongreler ve teknolojik gelişim
Akademik ortamda sürekli araştırma yapmanın gerekliliğini vurgulayan Özkan, yayın takibi ve kongrelere katılımın önemine dikkat çekti. Mikrocerrahideki gelişmeleri örnek vererek damarların birbirine dikilmesiyle başlayan sürecin, günümüzde 0.2 mm ve hatta 50 mikronluk iğnelerle çalışılan süper mikrocerrahiye evrildiğini anlattı.
Organ nakli: Türkiye'nin durumu ve kadavradan bağış
Beyin ölümü gerçekleşen hastaların kadavra olarak sınıflandırıldığını ve bu kişilerden organ nakli yapıldığını belirten Özkan, Türkiye'nin organ naklinde ileri düzeyde olduğunu ancak kaynak kullanımında farklılıklar bulunduğunu söyledi. Türkiye'de organ nakillerinin yüzde 80'inin canlıdan yapılırken, İspanya gibi ülkelerde bu oranın yüzde 80'inin kadavradan olduğunu aktardı ve Türkiye'de kadavradan naklin yüzde 20 civarında kaldığını vurguladı. Özkan, bunun sağlıklı bir insanda risk almayı gerektirebileceğini ve kadavra bağış bilincinin Türkiye'de henüz yeterince gelişmediğini ifade etti.
Organ üretimi ve rejeneratif tıp
Yapay organ ve doku üretimi konusundaki çalışmalara da değinen Özkan, rejeneratif tıpta doku üretimi ve iki boyutlu laboratuvar yapılarının oluşturulduğunu söyledi. Deri ve mesane dokusu ile böbrek dokusunun iki boyutlu üretimlerindeki ilerlemelere işaret ederek, şimdi hedefin bunların 3 boyutlu üretimini gerçekleştirmek, içine damarlar entegre etmek ve bu alanda ilerlemenin hızla devam edeceğini belirtti.
Özetle, Prof. Dr. Ömer Özkan, Türkiye'nin organ nakli alanında teknik ve uygulama açısından geliştiğini, ancak kadavradan bağış oranlarının artırılması gerektiğini; tıpta uzmanlaşma, hasta iletişimi, sürekli araştırma ve rejeneratif tıp çalışmalarının geleceği şekillendireceğini vurguladı.
AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ PROF. DR. TUNCER KARPUZOĞLU ORGAN NAKLİ VE İLERİ SAĞLIK ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ MÜDÜRÜ PROF. DR. ÖMER ÖZKAN, TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ FEN LİSESİ’NDE ÖĞRENCİLERLE BİR ARAYA GELDİ.