Akciğer kanserinde sağkalım oranları artıyor
Onkoloji uzmanı Prof. Dr. Ali Murat Tatlı Memorial Antalya Hastanesi Onkoloji Bölümü'nden yaptığı açıklamada, son 20 yıldaki tıbbi gelişmeler ve erken tanının akciğer kanseri sağkalımında belirleyici olduğunu söyledi.
Hastalık boyutu ve epidemioloji
Prof. Dr. Tatlı, akciğer kanserinin dünyada ve Türkiye'de kanser kaynaklı ölümler arasında üst sıralarda yer aldığını belirterek, Dünyada her yıl yaklaşık 2,5 milyon yeni vaka görüldüğünü, bunun 1 milyon 800 bininin yaşam kaybıyla sonuçlandığını aktardı. Türkiye'de yılda 41 bin yeni tanı konduğunu ve hastalığın özellikle erkeklerde sık olduğunu söyledi.
Sigara ve elektronik sigara
Akciğer kanserinde en önemli risk faktörünün sigara olduğunu vurgulayan Tatlı, "Sigara ve tütün ürünlerini tamamen hayatımızdan çıkarabilsek, tüm kanserlere bağlı ölümlerin üçte birini önleyebiliriz" dedi. Elektronik sigaraların gençler arasında hızla yayıldığını, güvenli olmadığını belirterek, bu ürünlerle ilişkili göğüs hastalıklarına ve geri dönüşümsüz akciğer yetmezliklerine dikkat çekti.
Erken tanı ve tarama
Tatlı, erken tanının yaşam süresini etkilediğini, risk grubundaki bireylerin taranmasının şart olduğunu belirtti. Belirti gösteren hastalarda en sık görülen bulguların "Açıklanamayan hızlı kilo kaybı, iştahsızlık, geçmeyen kuru öksürük, kanlı balgam, nefes darlığı ve göğüs ağrısı" olduğunu aktardı. Yoğun sigara geçmişi olanlar için "40-45 yaşlarından itibaren düşük dozlu radyolojik taramalar"ın koruyucu olduğunu söyledi.
Tedavideki gelişmeler: hedefe yönelik ilaçlar ve immünoterapi
Son 20 yılda moleküler testler ve hedefe yönelik ilaçların sağkalımı belirgin şekilde artırdığını belirten Tatlı, EGFR mutasyonunun keşfinin tedavide milat olduğunu söyledi. Üçüncü nesil hedefe yönelik ilaçlarla EGFR mutasyonu taşıyan hastalarda ortalama yaşam sürelerinin 3 yılın üzerine çıktığını, üçüncü jenerasyon ALK inhibitörleri ve klinik çalışmaların beyin metastazı dönemlerinde dahi olumlu sonuçlar verdiğini aktardı. Örnek olarak, bazı hasta gruplarında %50’yi aşan beş yıldan uzun sağkalım oranları görüldüğünü belirtti.
İmmünoterapinin ileri evre hastalıkta etkisini de vurgulayan Tatlı, dördüncü evre hastalıkta beş yıllık sağkalım oranlarının %5’ten %30-40’lara yükseldiğini ifade ederek bunun alanda bir çığır açtığını kaydetti.
Tedavi sonrası takip ve adjuvan tedaviler
Tatlı, tedavi sonrası yakın takibin kritik olduğunu, evre 1 ve evre 2’de bile tekrarlama riskinin %50’lere yakın olduğunu söyledi. Bu nedenle adjuvan tedaviler ve moleküler testlerin hayati önemde olduğunu belirtti. Yeni jenerasyon hedefe yönelik ilaçların ve immünoterapinin erken evrede kullanılmaya başlandığını, EGFR mutasyonu olan erken evre hastalarda tekrarlama riskini %70-80 azalttığını dile getirdi.
Sigarayı bırakmak ve riskin seyri
Prof. Dr. Tatlı, akciğer kanserinin önlenmesinde en etkili yöntemin sigarayı bırakmak olduğunu, ancak bırakıldıktan sonra riskin hemen sıfırlanmadığını belirterek, "Risk, sigarayı bırakmanın ardından zaman içinde azalır. Bu nedenle hem sigarayı bırakmak hem de düzenli takip olmak şarttır" dedi.
ONKOLOJİ BÖLÜMÜ'NDEN PROF. DR. ALİ MURAT TATLI, SON YILLARDA YAŞANAN TIBBİ GELİŞMELERLE BİRLİKTE AKCİĞER KANSERİNDE SAĞ KALIM ORANLARININ ARTTIĞINI KAYDETTİ.