Perakende Zirvesi 2025: Tedarik Zinciri, E-ticaret ve Kooperatifleşme Öne Çıktı
Türkiye Perakendeciler Federasyonu (TPF) tarafından düzenlenen Perakende Zirvesi 2025, Haliç Kongre ve Fuar Merkezi'nde ikinci gününde de sektörün geleceğini belirleyecek başlıkları tartıştı. TPF çatısı altındaki "Perakendede Ortak Güç, Ortak Gelecek" panelinde, perakende oyuncuları tedarik zinciri, dijital dönüşüm ve yerel üretim konularında değerlendirmelerde bulundu.
Alp Önder Özpamukçu: Güven, Verimlilik ve Teknoloji
Gıda Perakendecileri Derneği (GPD) Yönetim Kurulu Başkanı ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Perakendecilik Sektör Meclisi Başkanı Alp Önder Özpamukçu, perakendenin özünde güvene dayalı bir iş olduğuna dikkat çekti. Özpamukçu, tüketici güveninin iki ayağını; ürüne güven ve ürünün sağlıklı şekilde mağaza rafına ulaşması olarak tanımladı.
Özpamukçu panelde şunları kaydetti: "Tüketici ile aramızdaki güveni oluşturmak ve alışverişi güvenle yapmasını sağlamak görevimizdir. Bunun iki ayağı vardır. Ürüne güven ve ürünün sağlıklı bir şekilde mağaza rafına ulaşmasına duyulan güven. Sektör, çok düşük kar marjlarıyla ayakta kalıyor. Perakendede yüzde 2'ler, 3'ler üzerinden bir mücadele veriyoruz. Büyük rekabetin olduğu bu ortamda enflasyonla en çok biz mücadele ediyoruz. Buna rağmen gıda enflasyonunu tek başımıza yenemiyoruz."
Özpamukçu, tedarik zincirinin verimliliğinin maliyetleri düşürmede belirleyici olduğunu vurguladı: "Tedarik zincirini verimli ve sağlıklı kılmadıkça maliyetleri düşürmek mümkün değil." Ayrıca teknoloji ve yapay zekânın tedarik zincirine entegrasyonuna işaret ederek, 15 yıl önce süpermarketler ve AVM'lerin tartışıldığını, bugün ise internet ticaretinin kaçınılmaz bir süreç haline geldiğini belirtti. Özpamukçu, bu teknolojik dönüşümün sürdürülebilirlik ve küresel rekabet için zorunlu olduğunu ifade etti.
Ömer Düzgün: Yerel Pazarlar, Lojistik Maliyetleri ve Kooperatifleşme
TPF Başkanı Ömer Düzgün ise tedarik zincirini hem genel hem yerel düzeyde ele aldı. Düzgün, lojistik maliyetlerinin zincir marketler için dahi önemli bir yük oluşturduğunu, küçük marketler içinse bu yükün daha ağırlaştığını söyledi. Zincir marketlerin ürünü doğrudan üreticiden alıp depolarına çekebilme avantajı varken, yereldeki marketlerin distribütör üzerinden alım yapmak zorunda kalmasının maliyetleri artırdığına dikkat çekti.
Düzgün'ün değerlendirmesi şöyleydi: "Yereldeki marketler ise distribütör üzerinden almak zorunda kalıyor ve bu maliyetleri artırıyor. Oysa yerelde üreticiyle işbirliği yapılabilirse bu hem üretici hem perakendeci için avantajdır. Küçük çiftçiler ve KOBİ’lerin desteklenmesi gerekiyor. Tedarik zincirindeki kırılganlık en büyük risk. Üretici fiyatı artırdığında raftaki fiyatı değiştirmek zorundasınız."
Enerji ve döviz gibi dışsal faktörlerin zinciri etkilediğini belirten Düzgün, tüketicinin yalnızca raftaki fiyatı gördüğünü vurguladı ve "Ortak lojistik ve kooperatifleşme mantığına yönelmemiz şart" dedi. Ayrıca e-ticaretin gelecekte e-toptana dönüşme riski taşıdığı uyarısında bulunarak, yerli ve milli markalara, bölgesel üreticilere ve coğrafi işaretli ürünlere yatırım yapmanın tedarik zincirini kısaltıp maliyetleri düşüreceğini ve sürdürülebilirliği güçlendireceğini ifade etti.
Panelde vurgulanan temel mesajlar, perakende sektöründe maliyet baskılarıyla başa çıkmak için tedarik zinciri verimliliği, teknolojik entegrasyon ve yerel işbirliklerinin önceliklendirilmesi gerektiği yönünde oldu.
Türkiye Perakendeciler Federasyonu (TPF) tarafından düzenlenen Perakende Zirvesi 2025, ikinci gününde de önemli konularla devam etti. TPF tarafından Haliç Kongre ve Fuar Merkezi'ndeki etkinlik çerçevesinde gerçekleştirilen moderatörlüğünü Didem Arslanoğlu'nun üstlendiği "Perakendede Ortak Güç, Ortak Gelecek" paneline, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Perakendecilik Sektör Meclisi Başkanı Alp Önder Özpamukçu (ortada) ve Türkiye Perakendeciler Federasyonu Başkanı Ömer Düzgün (solda) konuşmacı olarak katıldı.