Özgür Özel canlı yayında İstanbul gündemini değerlendirdi
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Halk TV canlı yayınında İstanbul İl Yönetiminin tedbiren görevden uzaklaştırılmasına ilişkin gelişmeleri ve partinin izleyeceği hukuki-siyasi yolu değerlendirdi.
Mahkeme kararı ve hukuki süreç
Özel, İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi kararına ilişkin olarak şunları belirtti: "Gürsel Tekin'den bağımsız teknik bir şey söylüyorum. Kayyumun, partinin üyesi olması gerekiyor kanuna göre. Kendisini tedbirli şekilde, yani karar alındığı an parti üyeliği sona eriyor, Yüksek Disiplin Kurulu'na verdik ve partiden ihraç ettik."
Ankara'da 6, İstanbul'da 4 olmak üzere devam eden davalar bulunduğunu, söz konusu davanın diğer davaların birleşimi niteliğinde olduğunu aktaran Özel, partinin hukuki olarak istinaf, Yüksek Seçim Kurulu ve Anayasa Mahkemesi nezdinde tüm başvuruları yapacağını vurguladı.
Siyasi değerlendirme ve kongre takvimi
Özel, kararın siyasi sonuçlarına ilişkin şunları söyledi: "Davanın AK Parti'nin ve eğer bu kararı onlarla savunacak olurlarsa MHP'nin siyaseten zarar göreceği, muhalefetin ve CHP'nin birbirine daha sıkı sarılacağı bir siyasi sonuç doğuracağını" belirtti. Geçmiş örnek olarak İstanbul'da Ekrem İmamoğlu'nun ilk seçiminin iptal edildiği gecede farkın 13 bin olduğunu, 60 gün sonra yapılan seçimde farkın 806 bine yükseldiğini hatırlattı ve seçmen iradesine yönelik müdahalelerin karşılığının olacağını ifade etti.
Parti içi süreci de aktaran Özel, MYK kararının alındığını, il başkanının görevinin başında olduğunu, mahalle delege seçimlerinin sürdüğünü ve bu sürecin kongre takvimini etkilemeyeceğini söyledi. İstanbul'da mahalle seçimlerinde "bu hafta sonu 53 mahalle kalmıştı, şu ana kadar 908 mahalleyi bitirmiştik" bilgisini paylaştı.
Mahkeme kararının uygulanmasına ilişkin olarak Özel, "O mahkemenin verdiği kararın hiçbir tarafını tanımıyoruz" dedi ve partinin iç disiplin sürecinde Gürsel Tekin ile ilgili alınan ihraç kararını yineledi. Diğer dört isimle ilgili olarak ise geçmiş görev ve açıklamalarının takip edildiğini, eğer "görevi kabul ediyoruz" derlerse onların da ihraç edileceğini belirtti.
Kurultay, miting ve siyasi duruş
Özel, kararı "CHP açısından, Türkiye demokrasisi açısından çok ayıplı bir gün" olarak nitelendirirken, vazgeçmeyeceklerini ve mücadele azimlerinin yüksek olduğunu söyledi. Yayından sonra İstanbul'a giderek planlanan mitingi Zeytinburnu'nda gerçekleştireceklerini açıkladı.
15 Eylül'de yapılması planlanan 38. Olağan Kurultay'ın iptali halinde partinin tutumuyla ilgili ise Özel, kurultayı iptal etmeye kalkmanın "çok büyük bir siyasi cesaret" gerektireceğini ve CHP'nin genel merkezini, binasını ve üyelerin iradesini kimseye teslim etmeyeceğini vurguladı.
Güçlendirilmiş muhalefet, MHP değerlendirmesi
Devlet Bahçeli'nin açıklamalarına dair Özel, MHP ile demokratikleşme ekseninde birlikte hareket edilebileceğini, ancak bu yaklaşımın AK Parti ile ilişkilendirilmemesi gerektiğini ifade etti ve şu değerlendirmede bulundu: "Ben Devlet Bey'e, 'Bırak AK Parti'yi, birlikte koalisyon olalım' demiyorum. Devlet Bey'e, demokratikleşmeyle ilgili ihtiyaç duyulursa birlikte adım atalım".
Cumhurbaşkanı adayı ve parti programı
Özel, partinin bir sonraki cumhurbaşkanı adayının belirlenmesine ilişkin olarak "Ben, kendi adaylığımı bu partiye dayatmak yerine en doğru adayı belirlemenin teminatı olacağım" dedi. Ekrem İmamoğlu'nun adaylığının son ana kadar geçerli olduğunu, olası bir durumda anket veya toplumun katılımıyla toplumsallaştırılmış yöntemlerle en yüksek oya sahip ismin değerlendirileceğini anlattı.
Mansur Yavaş için de "tüm anketlerde CHP'nin yadsıyamayacağı bir aday alternatifi" ifadesini kullanan Özel, Yavaş'ın kendi görevine odaklandığını ve kimseye "yedek" muamelesi yapılmaması gerektiğini belirtti.
Parti içi program çalışmalarıyla ilgili olarak da Özel, 4-9 Eylül'de düzenlenecek Parti Program Çalıştayı ile CHP programına son şeklin verileceğini ve 39. Olağan Kurultay'dan bir gün önce programın delegelerin oyuna sunulacağını açıkladı.
