Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), yayımladığı "2050'ye Doğru Okyanus Ekonomisi" başlıklı raporda, küresel okyanus ekonomisinin sürdürülebilir büyüme yolunda büyük aksaklıklarla karşılaşabileceği uyarısında bulundu.
OECD'ye göre, okyanus ekonomisi eğer bir ülke olsaydı, dünyanın en büyük 5'inci ekonomisi konumunda olacaktı. Okyanuslar, dünya yüzeyinin %71'ini ve biyosferin %90'ını kaplayarak, üç milyardan fazla insanın gıda güvenliğini sağlarken, küresel mal taşımacılığının %80'ini ve uluslararası internet trafiğinin %98'ini taşıyan deniz kablolarına ev sahipliği yapmaktadır.
Okyanus ekonomisi, 1995'te 1,3 trilyon dolarlık pazar büyüklüğünü 2020'de iki katına çıkararak 2,6 trilyon dolara ulaştı ve yıllık ortalama %2,8 büyüme gösterdi. Ayrıca, okyanus ekonomisinde 2006'da istihdam edilen kişi sayısı 151 milyonla zirveye ulaşırken, COVID-19 dönemi sonrası toparlanma sürecine girdi.
1995-2020 yılları arasında okyanus ekonomisindeki büyümenin %75’inden fazlası Asya ve Pasifik ülkelerinden kaynaklandı. Doğu Asya, bu dönemde küresel okyanus ekonomisi büyümesinin %56sını oluştururken, Avrupa ve Kuzey Amerika'da büyüme daha yavaş seyretti. Bu dönemde Çin, ABD, Japonya, Norveç ve Birleşik Krallık, en büyük okyanus ekonomilerine sahip ülkeler oldular.
Küresel okyanus ekonomisindeki büyümeye, turizm, açık deniz petrol ve gaz çıkarımı, gemi inşası ile açık deniz rüzgar enerjisi gibi birçok sektör katkıda bulundu. Tarihsel eğilimlerin devam etmesi durumunda, okyanus ekonomisi 2050 yılında 1995'e kıyasla yaklaşık dört kat daha büyük olabilir. Ancak bu büyümenin sürdürülmesi için gerekli politikaların alınması gerekmektedir.
Piyasaya alınmayan bu önlemler, 2050'ye kadar okyanus ekonomisini olumsuz etkileyecek büyük aksaklıklara yol açabilir. Nüfus artışı, iklim değişikliği, ticaret ve küreselleşme, enerji dönüşümü, teknolojik ilerlemeler ve jeopolitik gerilimler gibi çeşitli faktörlerin okyanus sağlığını ve ekonominin gelecekteki büyüme yörüngesini şekillendireceği öngörülmektedir.
OECD, politikacıların okyanus yönetişimini güçlendirerek, teknolojik yenilikleri teşvik etmesi, okyanus verilerini toplamasını geliştirmesi ve gelişmekte olan ülkeleri küresel değer zincirlerine dahil etmesinin, sürdürülebilir bir okyanus ekonomisi için kritik olduğunu vurgulamaktadır.