Kütahya'da geleneksel yöntemlerle gözleme geleneğini yaşatan Asya Nil Şavk
Asya Nil Şavk, Kütahya'da açtığı işletmede geleneksel yöntemlerle gözleme yaparak, gerçek gözleme kültürünün unutulmaya yüz tuttuğunu düşünüyor ve geçmişin izlerini yaşatmayı hedefliyor.
Geçmişten gelen yöntemlerle üretim
Şavk, gözlemenin Anadolu'da yokluk zamanlarının yemeği olduğunu vurguluyor: "Eskiden insanlar ellerindeki un ve yağla karınlarını doyururdu. Ben de işletmemde o dönemde nasıl yapılıyorsa aynı şekilde üretmeye çalışıyorum." Bu yaklaşım, üretimde malzeme ve hazırlama biçiminde sadelik ve gelenekselliği ön plana alıyor.
Mesleki gözlemler ve tarif anlayışı
Üniversite yıllarında Çanakkale'de aşçılık yaparken sattıkları gözlemelerin geleneksel tariften uzak olduğunu fark eden Şavk, şunları aktarıyor: "Hamuru açıp içine mısır, peynir koyup gönderiyorlardı. Bu değil arkadaşlar. Gözleme deyince aklıma haşhaşlı olan geliyor. Dışarıda hiç görmemiştim. Mesela gözlemenin içine mısır girmez." Bu tespit, Şavk'ın çevresine doğru bildiği tarifi öğretme çabasının temelini oluşturuyor.
Ürün çeşidi ve malzeme tercihi
Memleketine döndükten sonra kendi dükkanını açan Şavk, menüsünü haşhaşlı, yaren, ıspanaklı, peynirli ve patatesli gözlemelerle sınırlı tuttuğunu belirtiyor. Şavk, ürünlerin temelinde "ninelerimizin taze sütle yaptığı peynirlerle hazırlanan ürünler" yattığını söyleyerek, bu malzeme tercihinin lezzet ve otantiklik açısından yeterli olduğunu ifade ediyor.
Sunumda dikkat çeken detay: Fiyat görselleri
İşletmede ürün fiyatlarının altına yerleştirilen para görselleri dikkat çekiyor; bu fikrin sahibi Şavk'ın babası Mehmet Yeşil. Şavk, uygulamayı şöyle anlatıyor: "Başta nasıl olacak diye anlamadım. Babam Mehmet Yeşil çizip gösterince çok güzel olduğunu düşündüm. Hem dikkat çekiyor hem de farklılık oluşturuyor. Babama bu konuda çok güveniyorum."
Genel olarak Şavk'ın çalışması, geleneksel tarifleri ve malzeme kullanımını koruyarak bölgesel gözleme kültürünü sürdürmeye yönelik bilinçli bir işletmecilik örneği sunuyor.
ASYA NİL ŞAVK, GERÇEK GÖZLEME KÜLTÜRÜNÜN UNUTULMAYA YÜZ TUTTUĞUNU BELİRTEREK, YAPTIĞI ÜRÜNLERDE GEÇMİŞİN İZLERİNİ YAŞATMAK İSTEDİĞİNİ SÖYLEDİ.
