DOLAR
42,71 -0,04%
EURO
50,25 -0,1%
ALTIN
5.879,15 0,48%
BITCOIN
3.693.479,02 -0,73%

Küresel Plastik Anlaşması: Ekonomi, İstihdam ve KOBİ’lere Sağlayabileceği Fırsatlar

UNCTAD verileri ve uzman görüşleri, bağlayıcı bir küresel plastik anlaşmasının çevreyi korurken ekonomik ve istihdam fırsatları yaratabileceğini gösteriyor.

Yayın Tarihi: 20.08.2025 11:09
Güncelleme Tarihi: 20.08.2025 11:09

Küresel Plastik Anlaşması: Ekonomi, İstihdam ve KOBİ’lere Sağlayabileceği Fırsatlar

Küresel plastik anlaşması ekonomik ve istihdam fırsatları sunabilir

Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Kuruluşu (UNCTAD) verilerine göre, 2023'te dünya çapında plastik üretimi 436 milyon metrik tona ulaşırken, plastik ticaretinin değeri 1,1 trilyon doların üzerinde olarak kaydedildi. Plastik, toplam mal ticaretinin yaklaşık yüzde 5'ini oluşturuyor.

Dünyada 2005-2023 döneminde plastik hacmi yüzde 48 artış gösterdi; üretilen plastiklerin yüzde 75'i atığa dönüşmüş ve büyük kısmı okyanuslara ile ekosistemlere karışmış durumda. Bu kirlilik, özellikle sınırlı başa çıkma kapasitesine sahip küçük ada ve kıyı ülkelerinde gıda sistemleri ve insan refahı açısından ciddi tehdit oluşturuyor.

Tarife yapısı ve alternatiflere erişim

Son 30 yılda En Çok Kayrılan Ülke (MFN) kapsamındaki ülkelerin plastik ve kauçuk ürünlere uyguladığı ortalama tarifeler yüzde 34'ten yüzde 7,2'ye düştü; bu durum fosil yakıt bazlı plastikleri daha ucuz hale getirdi. Buna karşılık bambu, doğal lifler ve deniz yosunu gibi plastik dışı ikameler için MFN tarifeleri ortalama yüzde 14,4 seviyesinde. UNCTAD, bu tarifelere bağlı eşitsizliklerin alternatif ürünlere yatırımı engelleyebileceği, gelişmekte olan ülkelerde inovasyonu baltalayabileceği ve fosil yakıt bazlı plastiklerden uzaklaşma sürecini yavaşlatma riski taşıdığı uyarısını yapıyor.

Plastiklerin yüzde 98'i fosil yakıtlardan türetildiği için mevcut eğilimler devam ederse emisyonlar ve çevresel zararların artma riski bulunuyor. Birçok ülke, yasaklar, etiketleme gereklilikleri ve ürün standartları gibi tarife dışı önlemlerle zararlı plastiklerin akışını sınırlamaya çalışıyor.

Bağlayıcı bir anlaşmanın yokluğu ve müzakere süreci

Dünya genelinde plastik kirliliğini önlemeye yönelik uluslararası kabul görmüş bağlayıcı bir anlaşma bulunmaması, bu alandaki mücadelede önemli bir engel oluşturuyor. Cenevre'de yürütülen Hükümetlerarası Müzakere Komitesi toplantılarından INC-5.2 oturumunun ikinci bölümü üyelerin ortak metinde uzlaşamaması nedeniyle sonuçsuz kaldı.

WWF uzmanı: Anlaşma istihdam ve ekonomik fırsatlar yaratabilir

Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) Plastik Atıklar ve İşlerden Sorumlu Başkan Yardımcısı Erin Simon, AA muhabirine yaptığı açıklamada, iyi tasarlanmış bir küresel anlaşmanın ülkeleri plastik üretimi ve kullanımına ilişkin net kurallar etrafında birleştirerek önemli ekonomik fırsatlar yaratacağını söyledi. Simon, küresel bir anlaşmayla geri dönüştürülmüş içeriğin yüzde 77 artmasının beklendiğini ve modernize edilmiş döngüsel ekonomi uygulamalarıyla geri dönüşüm, yeniden kullanım ve atık yönetimi sektörlerinin hızla büyüyeceğini belirtti.

Simon ayrıca, sadece Amerika Birleşik Devletleri plastik değer zincirinde bile yüzde 27'lik istihdam artışı öngörüldüğünü ifade etti. Standartlaştırılmış gerekliliklerin verimliliği artırıp kamu atık yönetimi maliyetlerini düşürebileceğini, akıllı tasarım ve Genişletilmiş Üretici Sorumluluğu (EPR) programları gibi yaklaşımların net kamu maliyetlerinde tasarruf sağlayabileceğini vurguladı.

KOBİ'lerin rolü ve kısa vadeli zorluklar

Simon, küçük ve orta büyüklükteki işletmelerin (KOBİ) herhangi bir anlaşmanın başarısı için hayati önem taşıdığını, KOBİ'lerin dünya çapındaki işletmelerin yaklaşık yüzde 90'ını temsil ettiğini ve özellikle ambalajlama gibi alanlarda inovasyonun lokomotifi konumunda olduğunu söyledi. Araştırmalar, üretimin kademeli olarak sınırlandırılması ve ürün tasarımına ilişkin küresel kuralların adil uygulanması halinde KOBİ'lerin yeni fırsatlar elde edeceğini gösteriyor.

Öte yandan, kısa vadede bazı KOBİ'lerin daralan pazarlar, geçici fiyat artışları ve istihdam değişiklikleri gibi zorluklarla karşılaşabileceğine dikkat çekildi. Simon, KOBİ'ler için destekleyici tedbirlerin anlaşmaya dahil edilmesi ve etkin uygulanmasının bu zorlukları yönetmede belirleyici olacağını belirtti.

Sonuç olarak, UNCTAD verileri ve uzman değerlendirmeleri bağlayıcı bir küresel plastik anlaşmasının çevresel faydalarının yanı sıra ekonomik büyüme, istihdam artışı ve KOBİ'ler için yeni pazar fırsatları getirebileceğine işaret ediyor. Ancak müzakere süreçlerindeki tıkanıklıklar ve mevcut tarife yapısındaki eşitsizlikler bu dönüşümün önünde önemli engeller oluşturmaya devam ediyor.

Yazar
EDİTÖR

Aksiyon Haber Ajansı