Küresel Piyasalarda Fed'in Faiz Kararı Gündemde
Küresel piyasalarda, ABD ile Çin arasındaki ticaret görüşmelerinden gelen olumlu sinyallara rağmen, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) bu akşam alacağı para politikası kararları, dikkatle izleniyor. Ekonomik veriler ve şirket bilançoları öncesi piyasalarda karışık bir seyir gözlemleniyor.
ABD yönetiminin korumacılık politikaları çerçevesinde uyguladığı tarifelerin küresel ekonomi üzerindeki belirsiz etkileri, yatırımcılar üzerinde baskı oluşturuyor. Geçtiğimiz günlerde, ABD ile Çin’in İsveç'teki ticaret görüşmelerinin üçüncü turunun ardından, ABD Hazine Bakanı Scott Bessent, görüşmelerin yapıcı geçtiğini duyurdu. Ancak, karşılıklı anlaşmaların kesinleşmediği belirtildi.
Bu durum, ticaret anlaşmazlıklarından kaynaklanan piyasa stresinin bir miktar azalmasına yol açtı. Yatırımcılar, bu akşam Fed'in açıklayacağı para politikası kararına ve Fed Başkanı Jerome Powell'ın değerlendirmelerine odaklanmış durumda. Para piyasalarında Fed'in politika faizini değiştirmeyeceği öngörülüyor; ancak eylül ayında %67 ihtimalle 25 baz puanlık bir faiz indirimi bekleniyor.
Tarifelerin ekonomiye etkilerini ölçümleme amacıyla, ABD ve Avro Bölgesi'nde açıklanacak ikinci çeyrek büyüme verileri de yakından takip ediliyor. ABD'de, cuma günü açıklanacak tarım dışı istihdam verisi öncesinde, JOLTS açık iş sayısı verisi iş gücü piyasasındaki faaliyetin yavaşladığına işaret etti; haziranda açık iş sayısı 7 milyon 437 bine geriledi.
Uluslararası Para Fonu (IMF), Temmuz ayına ait Dünya Ekonomik Görünüm Raporu'nu “Küresel Ekonomi: Süregelen Belirsizlik Ortamında Zayıf Dayanıklılık” başlığıyla yayımladı. Raporda, 2023 yılı için küresel ekonomik büyüme tahmini %3'e yükseltilirken, 2024 için ise %3,1 olarak belirlendi.
Özellikle ABD merkezli teknoloji şirketleri olan Meta ve Microsoft'un bugün açıklanacak bilançoları da yatırımcılar tarafından dikkatle izleniyor. Makroekonomik veriler arasında ABD'de Conference Board tarafından açıklanan Tüketici Güven Endeksi, Temmuz'da 97,2 değerine yükselerek piyasa beklentilerini aşmış durumda. Ayrıca, ABD'nin mal ticareti açığı da Haziran ayında %10,8 oranında azalarak 86 milyar dolara geriledi.
Bunun yanı sıra, ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi %4,33'e inmişken, dolar endeksi azalan ticaret gerilimi ve Fed'in eylülde faiz indirimine gideceği öngörüsüyle %0,1 düşerek 98,7 seviyesine çekildi. Bu durum, altının ons fiyatının %0,4 artışla 3.327 dolara çıkmasına katkıda bulundu.
New York Borsası'nda ise S&P 500, Nasdaq ve Dow Jones endekslerinde değer kayıpları yaşanırken; Avrupa borsalarında, ABD ve Avrupa Birliği arasındaki potansiyel tarifeler konusunda anlaşmalar pozitif bir etki yarattı. Yatırımcılar, Fed’in faiz kararının yanı sıra, Avro Bölgesi ve Almanya'da açıklanacak büyüme verilerini de dikkatle izliyor.
Asya Borsaları ise, ABD-Çin ticaret görüşmelerindeki belirsizlikler nedeniyle karışık bir seyir izliyor. IMF raporunda, Asya ekonomilerine ilişkin büyüme tahminlerine yer verilirken, Japonya ve Hindistan ekonomilerinin büyüme tahminleri yükseltilmiş durumda.
Öte yandan, Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi %0,52 değer kaybıyla 10.487,25 puandan kapandı. IMF raporunda, Türkiye ekonomisinin büyüme tahmininin bu yıl için %3 olarak güncellendiği ifade edildi. Bugün, Türkiye'de işsizlik oranı ve ekonomik güven endeksi verileri ile ABD ve Avrupa'nın büyüme verileri gibi önemli ekonomik veriler piyasaların takibinde olacak.