DOLAR
42,59 -0,01%
EURO
49,51 -0,07%
ALTIN
5.768,08 -0,07%
BITCOIN
3.937.577,65 0,63%

Kovid-19 Salgınının Ekonomik ve Sosyal Etkileri Beş Yıl Sonra da Devam Ediyor

Kovid-19'un ardından geçen beş yılda ekonomik ve sosyal değişimlerin etkileri hala hissediliyor. Uzaktan çalışma ve dijital ödeme sistemleri yeni bir döneme girdi.

Yayın Tarihi: 11.03.2025 11:13
Güncelleme Tarihi: 11.03.2025 11:13

Kovid-19 Salgınının Ekonomik ve Sosyal Etkileri Beş Yıl Sonra da Devam Ediyor

Dünya Sağlık Örgütü'nün Kovid-19'u ilk kez bir "pandemi" olarak tanımlamasının üzerinden geçen 5 yılda, salgının etkileri toplum ve küresel ekonomi üzerinde hala hissediliyor. Salgının getirdiği değişimler özellikle uzaktan çalışma, dijital ödemeler ve seyahat alışkanlıklarında belirgin bir dönüşüm sağladı.

Salgın, ekonominin akışını tersine çevirirken, kamu, sağlık, finans, sanayi, tarım, üretim, ithalat ve ihracat dahil tüm sektörleri etkiledi. 2021'in ikinci yarısında, büyük ekonomilerde faiz oranları sıfıra yakın seviyelerde iken, talepteki beklenenden güçlü toparlanma ve arz kısıtları enflasyonist baskıları artırdı. Sonuç olarak, ülkeler, 10 yıllardır görülen en agresif parasal sıkılaştırma yöntemlerine yöneldi.

Dünya ekonomisinde 2022 başından itibaren hızlı bir parasal sıkılaştırma görüldü. Kovid-19'a hazırlıksız yakalanan merkez bankaları, kısa vadeli politika faizlerini hızla artırarak para arzını azaltmaya çalıştı. Bu hızlı parasal sıkılaştırma, gelişmekte olan ekonomilerde de yankılanarak, ülkelerin enflasyonu düşürmeye çalışırken işsizliği artırmamalarına yol açtı.

Kamu borcu ise rekor seviyelere çıktı. Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı verilerine göre, küresel kamu borcu 2020'de 80 trilyon doları aşarak rekor kırdı ve 2023'te 97 trilyon dolara ulaştı. Uluslararası Finans Enstitüsü verilerine göre, küresel borç 2020'de Kovid-19'un etkisiyle 33 trilyon dolarlık artış göstererek 292,6 trilyon dolara çıkmıştı. 2021'de bu rakam 10 trilyon dolardan fazla artarak 303 trilyona yükseldi.

Etkilenen iş gücü piyasaları ve tedarik zincirleri, aynı zamanda tüketici davranışlarını da değiştirdi. Uzaktan çalışma, dijital ödemeler ve seyahat alışkanlıklarındaki değişim, küresel ekonomiyi yeniden şekillendirmeye devam etti.

Küresel hükümet borcu 2020'den bu yana yüzde 12 artış gösterdi. Karantina sonrası harcamalar ve hükümet teşvik paketleri, enflasyonu tetikledi ve bu durum 2022'de zirveye ulaştı. Dünya Bankası, salgının milyonlarca iş kaybına yol açtığını ve bunun en çok yoksul haneleri etkilediğini ortaya koyuyor.

Seyahat ve eğlence alışkanlıkları da büyük değişiklikler yaşadı. İnsanlar, 2019'a dönülerde dışarıda yemek yiyor veya seyahat ediyorlarsa da, evden çalışmanın artması büyük şehirlerde işe gidip gelme oranlarını azalttı. Örneğin, Londra'da metro ve otobüs yolculukları, salgın öncesine göre günde yaklaşık bir milyon daha az seviyelerde.

Küresel hava yolları sektörü 2020'de 175 milyar dolarlık kayıp yaşadı. Ancak aşılamaların artması ve seyahat kısıtlamalarının kaldırılmasıyla uçuşlar tekrar artmaya başladı. Uluslararası Sivil Havacılık Teşkilatı (ICAO) Konsey Başkanı Salvatore Sciacchitano, 2024'te sivil havacılıkta yolcu trafiğinin 2019 düzeylerine döneceğini belirtti.

Uzaktan çalışma ve e-ticaret, salgın sonrası da ivme kazandı. Ofis boşluk oranları, birçok ülkede rekor seviyelere ulaştı. Karantina döneminde internetten alışveriş yapma eğilimi artarken, birçok tüketici artık evlerinden alışveriş yapmaya yöneldi. Sonuç olarak, 2020'den itibaren online alışverişlerde sürekli bir artış yaşandı.

Sonuç olarak, Kovid-19'un yarattığı değişimler, beş yıl sonra bile ekonomik ve sosyal hayatta derin izler bırakmaya devam ediyor.

Yazar
EDİTÖR

Aksiyon Haber Ajansı