İzmir Büyükşehir Belediyesi, Genel-İş Sendikası'nın düzenlediği işçi eylemlerinin, 2025-2026 dönemi Toplu İş Sözleşmesi (TİS) öncesi "hayata geçirilmesi mümkün olmayan taleplerin rasyonel zeminde görüşülmesini engelleyerek idare üzerinde baskı kurmayı" amaçladığını açıkladı.
Belediyeden yapılan açıklamada, İZENERJİ ve İZELMAN'da 22 bin çalışanı kapsayan TİS görüşmelerinin sınırlı sayıda temsilci arasında yürütüldüğü belirtildi. Açıklamada, Öne çıkan bir diğer nokta ise Genel-İş Sendikası'nın müzakere öncesi ve sonrasında gerçekleştirdiği eylemlerin teamüllere aykırı olduğu iddiasıydı.
Genel-İş Sendikası'nın toplu iş sözleşmesi taslağında yer alan taleplerin, ülke gerçekleriyle ve belediyenin koşullarıyla bağdaşmadığı ifade edilerek, "Genel-İş tarafından 1 Ocak 2024'te 763,44 lira olan taban ücretin, 1 Ocak 2025 için yüzde 234 oranında zam yapılması ve 2 bin 550 liraya çıkarılması talep edilmektedir. Bunun sonucunda, aylık en düşük net ücretin 113 bin lira, en yüksek net ücretin ise 124 bin lira olacağı belirtilmektedir. Bu da bir çalışanın vergi ve sigorta ile birlikte toplam maliyetinin 213 bin lira olacağı anlamına gelmektedir" denildi.
Belediye, yalnızca İZENERJİ'ye ait toplu sözleşme taslağının yıllık maliyetinin 30 milyar liranın üzerinde olduğunu vurgulayarak, bu maliyetin beklenen 2025 yılı gelir bütçesinde yer almadığını ifade etti.
Ayrıca, Genel-İş Sendikası'nın İzmir şubeleri, ücretsiz izne çıkarılan 158 işçinin işlerine geri dönmesi ve ESHOT'taki 236 otobüsün İZULAŞ'a devrinin durdurulması talepleriyle ilgili eylemler düzenlemekte.