Harem-i İbrahim Camisi'nde Cuma Namazı Engellerle Gerçekleşti
İsrail askerleri, işgal altındaki Batı Şeria'nın El Halil kentinde yer alan Harem-i İbrahim Camisi'nde yüzlerce Filistinlinin cuma namazı kılmasına izin vermedi. Camideki ibadet, sıkı kısıtlamalar altında gerçekleştirildi.
Cami Müdürü'nden Açıklama
Harem-i İbrahim Camisi Müdürü Gassan er-Recebi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, cuma namazında sadece az sayıda Filistinli için ibadet izni verildiğini kaydetti.Recebi, "İsrail askerleri, cuma namazı süresince caminin kapılarını kapattı ve camiye giden askeri kontrol noktalarını kapattı. Bu nedenle, birçok Filistinli çevre kapılarda ve kontrol noktalarında namaz kılmak zorunda kaldı. Bu durum son derece zor ve karmaşık. Açıkça, İsrail'in provokasyonları ve saldırıları, Filistinli Müslümanların ibadetlerini hedef alacak şekilde sürüyor," ifadelerine yer verdi.
Sabah Namazına Yönelik Engellemeler
Recebi, ayrıca sabah namazını kılmak isteyen birçok Müslümanın da camide ibadet etmesine izin verilmediğini belirtti.
Caminin Tarihi ve Önemi
Harem-i İbrahim Camisi, Doğu Kudüs'teki Mescid-i Aksa çevresinde kabul edilen El Halil'de, Mekke'deki Mescid-i Haram ve Medine'deki Mescid-i Nebevi ile birlikte en kutsal dördüncü cami olarak tanınıyor. Caminin altında yer alan mağarada Hazreti İbrahim ve eşinin yanı sıra Hazreti İshak, Hazreti Yakup, Hazreti Yusuf ve eşlerinin mezarları yer almaktadır.
İsrail, 1967 yılından bu yana Batı Şeria’yı işgal altında tutmaktadır. Harem-i İbrahim Camisi, 25 Şubat 1994 tarihinde Baruch Goldstein isimli bir Yahudi fanatiğin sabah namazı sırasında Müslümanların üzerine ateş açmasıyla büyük bir saldırıya uğramış ve o günden sonra cami, iki kısma ayrılarak bölünmüştür. Tarihe "El Halil Camii (Harem-i İbrahim) Katliamı" olarak geçen bu olayda 29 Filistinli yaşamını yitirmiş, 150'den fazla kişi yaralanmıştır.
Bölündükten sonra Hazreti İshak ve eşinin kabirleri Müslüman bölgesinde kalırken, diğerleri Yahudilere tahsis edilen ve sinagoga dönüştürülen alanda bırakılmıştır. Bu bölümler yılda on gün, karşılıklı olarak Müslüman ve Yahudi ziyaretçilere açılmaktadır; böylece, Yahudi dini bayramlarında cami olan kısım Yahudilere, Müslümanların dini bayramlarında da sinagog kısmı Müslümanlara tahsis edilmektedir.