DOLAR
42,72 -0,03%
EURO
50,24 -0,19%
ALTIN
5.954,2 0,1%
BITCOIN
3.702.409,48 -0,67%

İran-İsrail Savaşı: İsrailli Kamuoyunun Tepkileri ve Güvenlik Algısı

İsrail, İran'a yönelik saldırılar sonrası kamuoyunda oluşan destek ve sosyal dinamikler analiz ediliyor.

Yayın Tarihi: 19.06.2025 11:26
Güncelleme Tarihi: 19.06.2025 11:26

İran-İsrail Savaşı: İsrailli Kamuoyunun Tepkileri ve Güvenlik Algısı

İran-İsrail Savaşı ve İsrail Kamuoyu Tepkileri

İsrail, 13 Haziran 2025 sabahı İran’ın nükleer altyapısı ve askeri hedeflerine yönelik kapsamlı bir hava operasyonu gerçekleştirdi. Bu saldırı, Tahran’dan gelen sert misillemelerle birlikte Orta Doğu'da yeni bir sıcak çatışma ortamı yarattı. İlk sonuçlar, İsrail kamuoyunda güvenlik algısının yeniden şekil aldığı ve geçici bir politik mutabakatın oluştuğunu gösteriyor. Ancak bu durumun ne kadar süre devam edeceği belirsizliğini koruyor.

Güvenlik Algısının Yeniden Şekillenmesi

Başbakan Binyamin Netanyahu, İran’a yönelik hava saldırısının ardından, kamuoyunun ve siyasi muhalefetin desteğini hissetmekteydi. Anketler, İsrailli Yahudilerin %83’ünün operasyonu desteklediğini gösteriyor. Bu destek, yalnızca bir güvenlik refleksi olarak değil, aynı zamanda İran’ın nükleer kapasitesine dair uzun süredir süre gelen kaygılarla da bağlantılıdır. Saldırılar, toplumsal güvenlik algısını kısa süreliğine de olsa yeniden biçimlendirdi.

Toplumsal Kırılganlıklar

Ancak, toplumun tamamında bu destek aynı oranda hissedilmiyor. İsrail vatandaşı Filistinlilerin sadece %12’si İran operasyonuna destek veriyor. Bu durum, ülke içindeki etnik ve siyasi kırılmaları gözler önüne seriyor. Bazı kesimlerin operasyonu “Bibi’nin savaşı” olarak nitelemesi, bu bağlamda dikkat çekici. Bu eleştiriler, Netanyahu’nun iktidarını sürdürme çabası olarak yorumlanıyor.

Politik Durum ve Kamu Desteği

Yükselen Aslan Operasyonu, Netanyahu’ya ciddi destek dalgaları sağladı. Ancak, bu desteklerin uzun vadede süreceği konusunda soru işaretleri bulunuyor. Hükümetin, iç politik krizlerden kaçma dürtüsü sonucunda oluşturduğu bu birlikteliğin ardında yatan motivasyonlar, zamanla ortaya çıkabilir.

Operasyonun Gelecek Etkileri

İran’a karşı devam eden saldırılar, ilk etapta kamuoyunda bir destek sağlasa da, eğer çatışmalar derinleşir ve kayıplar artarsa, bu dayanışma büyük bir eleştiriye dönüşebilir. İran’ın saldırıları sonucunda, son günlerde Tel Aviv ve çevresinde birçok insan hayatını kaybetmiş ve yaralanmıştır. Bu tür olayların artması, halkın operasyona yönelik desteğini olumsuz yönde etkileyebilir.

Uluslararası Tepkiler ve Stratejik Sonuçlar

İsrail’in saldırısına uluslararası alanda temkinli tepkiler gelirken, ABD henüz doğrudan müdahale konusunda bir karar vermiş değil. Bu belirsizlik ortamı, İsrail hükümetinin uluslararası izolasyona maruz kalma olasılığını artırabilir.

Sonuç olarak, 13 Haziran saldırısı, İsrail toplumunda bir güvenlik algısı oluşturmuş olsa da, bu durum geçici bir birlikteliği yansıtıyor. Operasyonun uzun vadeli etkileri ve uluslararası baskıların artışıyla birlikte, milli birlik söylemi sorgulanmaya başlayabilir. Dolayısıyla, İsrail iç siyasetindeki bu sükunet anı, daha fırtınalı bir dönemin habercisi olabilir.

Yazar
EDİTÖR

Aksiyon Haber Ajansı