Hürmüz Boğazı'na dair artan güvenlik riskleri, İsrail'in İran'a yönelik şiddetli saldırılarının ardından gözlemleniyor. Veri analitik şirketi Kpler tarafından sağlanan bilgiler doğrultusunda, bölgede 7 sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) tankerinin Umman açıklarında beklemede olduğu belirlendi.
Çatışmalar, LNG taşımacılığı rotalarında aksamalar yaşanmasına sebep oldu. Bu duruma ilişkin yapılan analizlerde, yaklaşık 175 bin metreküp kapasiteye sahip bir tanker, Katar'daki Ras Laffan limanına doğru ilerlemesi gerekirken rotasından saparak güneye yöneldi. Hürmüz Boğazı'ndaki gerilimler nedeniyle bu 7 tanker, bekleme pozisyonuna geçti. Böyle bir durum, Hürmüz Boğazı'ndan geçiş gerektiren yükleme ve boşaltma işlemlerini de aksatabilir.
Hürmüz Boğazı, Orta Doğu'daki petrol ve LNG üretimini Umman Denizi ile Hint Okyanusu üzerinden dünya pazarlarına taşıyan dar bir su yoludur ve küresel LNG ticaretinin yaklaşık beşte biri bu boğazdan geçmektedir. Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin LNG ihracatının neredeyse tamamı da Hürmüz Boğazı'ndan gerçekleşiyor.
İsrail'in İran'a düzenlediği saldırılar, bölgedeki jeopolitik gerilimleri artırarak nakliye şirketlerinin daha temkinli olmalarına neden oldu. Öte yandan, LNG arzındaki potansiyel tehditlerin Avrupa enerji piyasalarında etkili olduğu görülüyor. Hürmüz Boğazı'ndaki çatışma sonrasında, Hollanda merkezli sanal doğal gaz ticaret noktası TTF'de gaz fiyatları megavatsaat başına 39,7 avroya çıkarak nisan ayından bu yana en yüksek seviyeye ulaştı.
İsrail, 13 Haziran tarihinde İran'ın nükleer tesislerine geniş çaplı saldırılar düzenleyerek Türkiye dahil pek çok ülkenin tepkisini çekti. Bu saldırılarda İran ordusunun üst düzey komutanları ve birkaç nükleer bilim insanının yaşamını yitirdiği bildirildi.
