HAK-İŞ Başkanı Arslan: Asgari Ücret Tespit Komisyonu daha katılımcı olmalı
Kültür ve Turizm Bakanlığının katkılarıyla düzenlenen HAK-İŞ 14. Uluslararası Kısa Film Yarışması ödül töreninin ardından Hak İşçi Sendikaları Konfederasyonu (HAK-İŞ) Genel Başkanı Mahmut Arslan, basın mensuplarına asgari ücret gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Asgari ücretin kapsamı ve kayıt dışılık değerlendirmesi
Arslan, asgari ücretin minimum ücret olduğunu vurgulayarak Sosyal Güvenlik Kurumu verilerine göre Türkiye'de çalışanların yarıdan fazlasının asgari ücretle göründüğünü söyledi. Arslan, bu oranın birçok ülkede genelde yüzde 5-10 civarında olduğunu belirterek, Türkiye'de yüksek görünmesinin nedeninin işverenlerin ücretleri asgari ücretten gösterme eğilimi olduğuna dikkat çekti.
Arslan ayrıca, işsizlik ödeneği, cezalar ve sosyal yardımların asgari ücrete endekslenmesinin ve bu kalemlerin belirlenmesindeki etkinin Maliye Bakanlığına ait olmasının süreci etkilediğini ifade etti. Bu nedenle ikinci bir düzenleme önerisiyle asgari ücretin yalnız bırakılmasını savundu.
Komisyon yapısına ilişkin eleştiriler ve öneriler
Arslan, mevcut Asgari Ücret Tespit Komisyonu yapısını çoğulcu ve katılımcı olmayan, antidemokratik şeklinde nitelendirdi. TÜİK verilerinin esas alınarak belirleme yapılmasının, TÜİK sepetinin asgari ücretlinin gerçek tüketim sepetiyle örtüşmediğini ortaya koyduğunu söyledi ve TÜİK rakamlarına itirazı olmadığını ancak oranların asgari ücretli ihtiyaçlarına göre düşük kaldığını belirtti.
Arslan'ın önerisi, Komisyonun yapısının değişmesi; daha fazla tarafın söz sahibi olduğu, yalnızca TÜİK kriterlerine dayanmayan, işçi ve işveren temsilcilerinin etkin olduğu bir modelin hayata geçirilmesi yönünde. Kamu çalışanlarının ücretinin asgari ücretin üzerinde olması nedeniyle hükümetin Komisyon'da taraf konumunda olmaması, hükümete düzenleyici rol düşmesi gerektiğini vurguladı. Arslan, ilân edilen asgari ücreti yayımlama yetkisinin hükümette kalabileceğini ancak Komisyonun üyeliğinde yer almaması gerektiğini söyledi.
Tarafların rolü, itirazlar ve karar alma mekanizması
Arslan, Komisyonun mevcut oy dağılımına ilişkin eleştirisini şöyle özetledi: Mevcut sistemde işçi, işveren ve hükümet cephesinden her birine düşen oyların pratiğe yansımadığı, bakanlık ve işverenin tek kişiyle anlaşması halinde kararın kolayca alınabildiği görüşünü paylaştı. Bu nedenle asgari ücret belirleme sürecinde hükümetin taraf olmaması, işçi ve işverenin ana aktör olduğu bir yapının tercih edilmesi gerektiğini savundu.
Türk-İş'in Komisyonun yapısı değişmezse toplantıya katılmayacağını bildirdiğini anımsatan Arslan, HAK-İŞ açısından da benzer bir durum oluştuğunu, işverenlerle ve hükümetin birlikte belirlediği asgari ücretin adil ve sağlıklı olmayacağını ifade etti.
Asgari ücretin belirlenmesine ilişkin ölçütler
Asgari ücret tutarının hangi kriterlere göre belirleneceği konusunda Arslan, üç ana unsurun dikkate alınması gerektiğini söyledi: geçmiş yıllardaki enflasyona göre nerede olunması gerektiğinin analiz edilmesi, aile sorumluluklarının (örneğin evli ve 2 çocuklu bir işçinin esas alınması) değerlendirilmesi ve ülke büyümesinden asgari ücretin pay alması. Arslan, Türkiye'nin bu yıl için büyüme tahminlerini 3.5-4 aralığı ve gelecek yıl yüzde 4'ün üzerinde büyüme olarak anons edildiğini hatırlatarak, büyümeden pay alınmasının enflasyon artışı ve refah payıyla birlikte geçmiş kayıpları telafi edeceğini belirtti.
Sonuç olarak Arslan, belirleyici rakamlar vermekten çok sistemin» yeniden kurgulanması gerektiğini vurguladı ve Asgari Ücret Tespit Komisyonunun yapısına dair somut değişiklik çağrısını yineledi.
HAK-İŞ GENEL BAŞKANI MAHMUT ARSLAN, "DİYORUZ Kİ BİZ ASGARİ ÜCRET TESPİT KOMİSYONUNUN YAPISINI DEĞİŞTİRELİM. DAHA KATILIMCI OLSUN. KRİTERLER KOYALIM, SADECE TÜİK'İN KRİTERLERİ DEĞİL. TÜİK'İN SEPETİYLE BİZİM SEPET UYMUYOR" DEDİ.