Gökhan Gülyurt hakim karşısında: 'dur' ihtarına uymama iddiasıyla yargılanıyor
Ankara 72. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada, CHP'li milletvekilleri ve genel başkan yardımcılarını taşıyan otobüsün şoförü Gökhan Gülyurt tutuksuz sanık olarak hazır bulundu. Sanık ve taraf avukatlarının dinlendiği duruşmada, kimlik tespiti ve iddianamenin özeti okundu.
Duruşmadaki savunma ve tanık beyanları
Sanık Gülyurt savunmasında kasti bir eyleminin olmadığını belirterek, 'Genel Başkanımızın çağrısının ardından etkinlik alanına görevlileri ulaştırmaya çalışıyordum. Emniyet mensuplarına karşı bir husumetim söz konusu olamaz. Polis memurlarının üzerine araç sürmedim. Basına yansıyan videolar hızlandırılmış, ben aracı yavaş kullanıyordum. Suçlamaları kabul etmiyorum. Beraatimi istiyorum.' ifadelerini kullandı.
Tanık olarak dinlenen CHP Amasya Milletvekili Reşat Karagöz, diğer milletvekilleriyle birlikte araçta olduğunu belirterek, polis memurunun aracı hukuksuz şekilde durdurmak istediğini, sanığın yavaşlamasına rağmen araçtan inmeyip yola devam etmeyi tercih ettiklerini ve daha sonra bir komiserle görüşme sonrası eskort araç tahsis edilip yollarına devam ettiklerini aktardı. Karagöz, 'Polis memurunun üzerine araç sürülmedi.' dedi.
Sanık avukatları, otobüsün durdurulmasının hukuki dayanağı olmadığını, Gülyurt'un araç içindeki parti yöneticilerinin talimatlarını yerine getirdiğini savunarak diğer milletvekillerinin tanık olarak dinlenmesini talep etti ve müvekkilin beraatini istedi.
Müşteki avukatları ise dosyada bulunan kamera görüntülerine atıfla polis memurunun otobüs gelmeden yaklaşık 100 metre önce yolun ortasına geçip 'dur' ihtarında bulunduğunu, sanığın bunu görmesine rağmen yoluna devam ettiğini belirterek cezalandırılmasını talep etti.
Mahkeme kararı ve savcının görüşü
Görüşü sorulan cumhuriyet savcısı, eksik hususların giderilmesini talep etti. Mahkeme, sanık Gökhan Gülyurt'un duruşmalardan vareste tutulmasına karar vererek duruşmayı 3 Kasım tarihine erteledi.
İddianameden
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, CHP'li milletvekilleri ile genel başkan yardımcılarının bulunduğu, 06 CHP 66 plakalı makam otobüsün, 23 Nisan'da Hipodrom Caddesi'nden Talatpaşa Caddesi istikametine doğru seyrettiği kaydedildi. Müşteki polisler Sare Y. ve Okan A.'nın otobüsün hangi yöne gideceğini öğrenmek amacıyla 'dur' ikazında bulunarak aracı durdurmak istediği belirtildi.
İddianamede, Gülyurt'un otobüsü söz konusu polis memurlarının üzerine sürdükten sonra Talatpaşa Bulvarı'ndan Altınsoy Caddesi'ne dönerek Ankara Adliyesi istikametine doğru ilerlediği, adliye önünde görevli müşteki polis Mehmet Ö.'nün elini kaldırarak ısrarla 'dur' ihtarında bulunmasına rağmen aracın durmadığı ve Mehmet Ö.'nün otobüsün çarpmaması için yolun kenarına atladığı aktarıldı.
İddianamede ayrıca, otobüs Atatürk Bulvarı'na doğru seyrederken müşteki polisler Yasemin K. ve Okan Y. tarafından bir kez daha durdurulmak istendiği, ancak Gülyurt'un 'dur' ikazına uymayarak aracı polislerin üzerine sürdüğü ve yoluna devam ettiği ileri sürüldü.
İddianamede, Gülyurt'un 'silahtan sayılan otobüsü' müştekilerin üzerine sürmesinin cebir niteliğinde olduğu ve görevi yaptırmama için direnme suçunun tüm unsurlarıyla oluştuğu belirtilerek, sanığın zincirleme şekilde 'görevi yaptırmamak için direnme' suçundan 13 yıl 6 aya kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.
