Fransız tarihçi Jean-Pierre Filiu, Gazze’de yaşadığı travmatik deneyimleri ve bölgedeki yıkımı detaylandırdı. Filiu, Aralık 2024'te Gazze’ye yaptığı ziyarette gördüğü manzaranın uluslararası basının neden çekildiği konusunda daha iyi bir anlayış sağladığını açıkladı.
Gazze’deki Değişim
Gazze Şeridi'ne daha önce birçok kez girmesine rağmen, Filiu, bu sefer karşılaştığı manzaranın hiçbir tanıdık yer bırakmadığını vurguladı. İsrail’in saldırıları sonucu bölgenin adeta bir moloz yığınına döndüğünü belirtti. Filiu, “Geçmişte Ukrayna, Afganistan, Suriye, Irak ve Somali gibi bölgelerde bulundum, ancak bu kadar tahrip edici bir duruma tanık olmadım.” dedi.
Psikolojik Etkiler
Bir ay geçirdiği Gazze’de, sürekli vızıltı yapan İHA'ların ve aralıksız süren bombardıman seslerinin psikolojik etkisinin zorlayıcı olduğunu ifade etti. Filiu, “Bu koşullar altında yaşam ile ölüm arasındaki çizgi çok ince.” şeklinde konuştu.
Ailelerin Trajedisi
Filiu, bölgedeki ailelerin durumunu kayda geçirirken, kayıplarının ardından yas bile tutamaz hale geldiğine, cenazelerin yapılmadığına dikkat çekti. Özellikle çocukların yaşadığı zorlukları anlatırken, “Geçmişte okula giden çocuklar vardı. Bugün ise sokaklarda hayatta kalmaya çalışan çocuklar var.” ifadelerini kullandı.
Sosyal Dokunun Çöküşü
İsrail saldırılarının Gazze’nin sosyal yapısında yarattığı tahribatı da ele alan Filiu, insanların sadece kendi ailelerine odaklanmak zorunda kaldıklarını, bu durumun toplum içindeki dayanışmayı azalttığını söyledi. Çocukların ebeveynlerini kaybetmesinin ağır bir ‘yetim trajedisi’ yarattığını vurguladı.
Ekonomik Çöküş ve Hayatta Kalma Mücadelesi
Filiu, Gazze’deki işletmelerin %80’inden fazlasının Aralık 2024 itibarıyla kapalı olduğunu belirtti. Güneydeki Refah ile Mevasi arasındaki bir kilometrekare alanda 33 binden fazla insanın yaşadığını ifade ederken, burayı “çadır denizi” olarak tanımladı. Ayrıca, su, hijyen, enfeksiyon ve hastalıkların neden olduğu zor koşulların altını çizdi.