El-Ula'da Münih Güvenlik Konferansı liderler toplantısında Gazze konuşuldu
Suudi Arabistan'ın El-Ula kentinde düzenlenen Münih Güvenlik Konferansı liderler toplantısının son gününde, Gazze'deki insani drama ve İsrail-Filistin barış süreci odağa alındı. Toplantı kapsamında düzenlenen diyalog oturumuna yaklaşık 100 üst düzey uluslararası yetkili katıldı.
Katılımcılar ve oturum yapısı
Diyalog oturumuna Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Faysal bin Ferhan ve Fransız mevkidaşı Jean-Noel Barrot doğrudan katılırken, Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa videokonferans yoluyla bağlantı sağladı. Oturum, liderler toplantısının son günü gerçekleştirildi ve iki günlük programın kapanış gündemlerinden birini oluşturdu.
Gündemdeki ana konular
Oturumda öncelikle Gazze'deki savaşın yarattığı insani durum, ateşkes sağlanmasına yönelik yürütülen çalışmalar ve insani yardım girişinin önündeki engeller ele alındı. Ayrıca, toplantıda pek çok ülkenin iki devletli çözümün uygulanmasına ve bölgede istikrarın artırılmasına katkı sağlayacak Filistin devletini tanıma kararları gündeme getirildi.
Katılımcılar, uluslararası kararların uygulanmasının gerekliliğine ve Gazze'deki insani dramın sona erdirilmesi için yapılan çabaların desteklenmesine vurgu yaptı. Oturum ayrıca, Fransa ve Suudi Arabistan eş başkanlığında 28-30 Temmuz'da New York'ta BM merkezinde gerçekleşen Uluslararası Filistin Konferansı sonrasında açıklanan bildirinin uygulanmasına işaret etti.
Toplantının kapsamı ve önemine ilişkin değerlendirme
El-Ula'da iki gün süren liderler toplantısında Gazze'deki savaşın yanı sıra gıda güvenliği, iklim ve enerji gibi bölgesel ve uluslararası gelişmeler de masaya yatırıldı. Oturum, ilgili tarafların insani erişim, uluslararası kararların uygulanması ve politika koordinasyonuna ilişkin beklentilerini yeniden dile getirmesi açısından önem taşıdı.
Toplantı, taraflar arasında devam eden diplomatik çabaların ve çok taraflı süreçlerin birbirine bağlanması ihtiyacını ortaya koydu; vurgulanan öncelik, insani yardımın güvenli ve sürdürülebilir biçimde ulaşması ile uluslararası taahhütlerin hayata geçirilmesiydi.
