Dünya Bankası, Türkiye'nin 2025-2027 büyüme tahminlerini yükseltti

Dünya Bankası, Türkiye için 2025 büyümesini yüzde 3,1'den 3,5'e; 2026'yı 3,6'dan 3,7'ye; 2027'yi 4,2'den 4,4'e revize etti.

Yayın Tarihi: 07.10.2025 19:13
Güncelleme Tarihi: 07.10.2025 19:13

Dünya Bankası, Türkiye'nin 2025-2027 büyüme tahminlerini yükseltti

Dünya Bankası raporları ve Türkiye’ye ilişkin revizyon

Dünya Bankası, yayımladığı bölgesel ekonomik raporlar kapsamında Türkiye için büyüme tahminlerini yukarı yönlü revize etti. Banka, Türkiye ekonomisinin bu yıl yüzde 3,1'den yüzde 3,5'e, gelecek yıl için yüzde 3,6'dan yüzde 3,7'ye ve 2027 için yüzde 4,2'den yüzde 4,4'e çıkacağını öngördü. Bu değerlendirme, Avrupa ve Orta Asya Ekonomik Güncelleme Raporunda yer aldı.

Dünya Bankası, haziran ayındaki tahminlerinde Türkiye için 2025'te yüzde 3,1, 2026'da yüzde 3,6 ve 2027'de yüzde 4,2 büyüme öngörmüştü; şimdi bu tahminler yukarı çekildi.

Avrupa ve Orta Asya

Rapor, bölgede büyümenin yavaşladığını ancak dirençli seyrin korunduğunu belirtiyor. Bölge ekonomisinin bu yıl yüzde 2,4 büyümesinin beklendiği; bunun geçen yılki yüzde 3,7'nin altında olduğu ve yavaşlamanın kaynağı olarak Rusya'daki büyüme hızındaki zayıflama gösterildi.

Doğu Asya ve Pasifik

Doğu Asya ve Pasifik Ekonomik Güncelleme Raporu'nda bölgenin dünya ortalamasının üzerinde performans göstermeye devam ettiği vurgulandı. Bölge ekonomisinin bu yıl yüzde 4,8 büyümesinin beklendiği; bu oranın 2024'teki yüzde 5'lik büyümenin biraz altında olduğu kaydedildi.

Ülkeler bazında, raporda Vietnam yüzde 6,6 ile öne çıkarken, Moğolistan yüzde 5,9 ve Filipinler yüzde 5,3 büyüme tahminleriyle takip edildi. Kamboçya ve Endonezya için bu yıl büyümenin yüzde 4,8, Pasifik Adaları için yüzde 2,7 ve Tayland için yüzde 2 olması bekleniyor. Çin ekonomisinin bu yıl yüzde 4,8, gelecek yıl ise yüzde 4,2 büyümesi öngörülüyor.

Güney Asya

Güney Asya Kalkınma Güncellemesi Raporu, bölge büyümesinin bu yıl yüzde 6,6 ile güçlü kalacağını ancak gelecek yıl yüzde 5,8'e gerileyerek belirgin bir yavaşlama göstereceğini bildiriyor. Raporda küresel ekonomik yavaşlama, ticaret politikalarındaki belirsizlikler, bölgedeki sosyopolitik istikrarsızlık ve yapay zekanın iş gücü piyasasında yaratabileceği bozulmaların aşağı yönlü riskler arasında yer aldığı vurgulanıyor.

Latin Amerika ve Karayipler

Latin Amerika ve Karayip Ekonomik İncelemesi Raporu'nda, bölgenin girişimciliği istihdam yaratma, verimlilik artırma ve inovasyonu hızlandırma amaçlı kullanarak düşük büyüme döngüsünü kırabileceği ifade edildi. Bölgenin bu yıl yüzde 2,3, 2026'da ise yüzde 2,5 büyümesi bekleniyor; bu oranların küresel bölgeler arasında en düşük büyüme oranı olduğuna dikkat çekildi.

Raporda ayrıca inatçı enflasyon, artan kamu borcu, zayıf yatırım ve küresel belirsizliğin bölgeyi etkilemeye devam ettiği; gelişmiş ekonomilerde parasal genişlemenin yavaşlamasının borç servis maliyetlerini yükselttiği ve kredi maliyetlerini artırdığı için yatırımların ve istihdam yaratımının olumsuz etkilendiği belirtildi.

Sahra Altı Afrika

Sahra Altı Afrika raporu bölge ekonomisinin dirençli büyümesini sürdürdüğünü aktarıyor. Bölgenin 2024'te yüzde 3,5 olan büyümesinin bu yıl yüzde 3,8'e çıkmasının beklendiği kaydedildi. Bu ivmenin enflasyonist baskıların azalması ve yatırımların ılımlı şekilde toparlanmasını yansıttığı belirtildi.

Raporda ayrıca, Ekim 2022'de çift haneli enflasyon yaşayan ülke sayısının 23'ten Temmuz 2025'te 10'a düştüğü ve bunun fiyat istikrarı yönünde ilerlemeye işaret ettiği vurgulandı. Bununla birlikte küresel ticaret politikasındaki belirsizliklerin ve dış finansman kaynaklarının daralmasının aşağı yönlü önemli riskler oluşturduğu ifade edildi. Raporda Afrika'nın demografik dönüşümüne değinilerek, bu fırsatın değerlendirilmesi için ülkelerin yüksek kaliteli istihdam sağlayan büyümeyi hızlandırması gerektiği belirtildi.

Orta Doğu, Kuzey Afrika, Afganistan ve Pakistan

Bu bölgeye ilişkin güncellemede ekonomik görünümde iyileşme işaretleri olduğu; bölgenin bu yıl yüzde 2,8, 2026'da ise yüzde 3,3 büyümesinin beklendiği bildirildi. Raporda küresel belirsizlik, ticaret politikalarındaki değişiklikler, devam eden çatışmalar ve yerinden edilmelerin olası riskler oluşturduğu kaydedildi.

Raporda ayrıca iş gücünün tam potansiyelinin kullanılmasının önemine vurgu yapılarak, kadınların yetenek ve becerilerinin önemli ölçüde yeterince kullanılmadığı; veriler ışığında kadınların sadece 5'te 1'inin iş gücüne katıldığı ve bunun dünyadaki en düşük oranlardan biri olduğu ifade edildi.

Suriye ekonomisine ilişkin değerlendirmede ise ülkede 2024'te yüzde 1,5 daralmanın ardından bu yıl yüzde 1 büyüme öngörüldüğü belirtildi. Bu büyümenin, uluslararası yaptırımların gevşetilmesi, elektrik arzındaki artış, geri dönenlerin ekonomiye katkısı ve artan uluslararası etkileşimin etkisiyle, süregelen güvenlik istikrarsızlığı, devam eden kuraklık, petrol arzındaki aksamalar ve sıkı likidite koşullarının etkilerini dengeleyebileceği kaydedildi.