DOLAR
42,59 -0,02%
EURO
49,55 0%
ALTIN
5.760,08 0,07%
BITCOIN
3.946.127,87 0,42%

Dr. Selma Aktaş: Tütüne Bağlı Akciğer Kanseri Vakalarının Çoğu Önlenebilir

Dr. Selma Aktaş, tütünün akciğer kanserindeki rolünü, ülke ve dünya verilerini paylaşarak erken tanı ve sigara bırakmanın önemini vurguladı.

Yayın Tarihi: 12.11.2025 11:09
Güncelleme Tarihi: 12.11.2025 11:09

Dr. Selma Aktaş: Tütüne Bağlı Akciğer Kanseri Vakalarının Çoğu Önlenebilir

Dr. Selma Aktaş: Tütüne Bağlı Akciğer Kanseri Vakalarının Çoğu Önlenebilir

Uzman değerlendirmesi

Bilecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Uzman Doktor Selma Aktaş, tütün ve tütün ürünlerinin kullanımına atfedilen akciğer kanseri oranlarının erkeklerde yüzde 89,9, kadınlarda yüzde 43 olduğunu belirterek, bu verilere göre ülkemizde yılda ortaya çıkan yaklaşık 25 bin akciğer kanseri vakasının önlenebilir olabileceğini ifade etti.

Akciğer kanserinin doğası ve türleri

Dr. Aktaş, akciğerin solunum sisteminin temel organı olduğunu ve birçok hücre tipinden oluştuğunu anlattı. Bu hücrelerin kontrolsüz çoğalması sonucu akciğer içinde kitle (tümör) oluştuğunu, tümörün önce çevre dokuda büyüdüğünü, ilerleyen aşamalarda ise dolaşım yoluyla uzak organlara yayılarak metastaz oluşturduğunu söyledi.

Akciğer kanseri başlıca iki alt türde görülmektedir: Küçük hücreli dışı akciğer kanseri (KHDAK), tüm vakaların yaklaşık %85

Ulusal ve küresel veriler

Dr. Aktaş, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve IARC verilerine atıfta bulunarak, GLOBOCAN 2022 verilerine göre dünyada yılda yaklaşık 2,5 milyon yeni akciğer kanseri vakası görüldüğünü ve 1,8 milyon kişinin akciğer kanseri nedeniyle yaşamını yitirdiğini aktardı.

Ülke verilerine göre ise her yıl yaklaşık 30 bin kişinin akciğer kanseri tanısı aldığı, 23 bin vatandaşın bu hastalık nedeniyle hayatını kaybettiği; vakaların yalnızca %17'sinin erken evrede, %24,3'ünün bölgesel, %58,6'sının uzak organ yayılımı evresinde tanı aldığı ve tanı alma medyan yaşının 65 olduğu bilgilerini paylaştı.

Tütünün rolü ve pasif maruziyet

Uzman, tütün dumanının 7 binden fazla kimyasal madde içerdiğini ve bunların en az 70'inin kansere yol açtığının bilindiğini belirtti. Sadece sigara değil; puro, pipo ve elektronik sigara gibi ürünlerin de akciğer kanseri riskini artırdığına dikkat çekti. Tütün dumanındaki toksik karışımların bronş epitelinde DNA hasarına yol açarak tümör gelişimini tetiklediğini vurguladı.

DSÖ verilerine göre her yıl 1,3 milyon kişinin pasif tütün dumanına bağlı hastalıklar nedeniyle hayatını kaybettiğini, pasif maruziyetin akciğer kanserine yol açtığını ve maruziyetin "güvenli bir düzeyi" olmadığını belirtti. Bu nedenle dumansız hava sahası uygulamaları ve ev içi maruziyetin azaltılmasının önemine işaret etti.

Erken tanı, tedavi ve bırakma hizmetleri

Dr. Aktaş, akciğer kanserinin erken evrede tespitinin tedavi başarısını artırdığını ancak belirtilerin genellikle ileri evreye kadar ortaya çıkmadığını söyledi. Ayrıca bazı belirtilerin enfeksiyon veya sigaranın etkisi olarak değerlendirilip tanının gecikebildiğini ifade etti.

Uzman, tütün ürünlerini bırakmanın her yaşta sağlığa önemli faydalar sağladığını; sigaranın bırakılmasından 10 yıl sonra akciğer kanseri riskinin içmeye devam eden bir kişiye kıyasla yaklaşık %50 azaldığını belirtti. Tütün kullananların Bakanlık tarafından sunulan hizmetlerden faydalanabileceğini; ALO 171 Sigara Bırakma Danışma Hattı, Sigara Bırakma Polikliniği ve Mobil Sigara Bırakma Polikliniği gibi birimlerde bilimsel etkinliği kanıtlanmış ilaç tedavilerine ücretsiz erişim sağlandığını aktardı.

Sonuç

Dr. Selma Aktaş, akciğer kanserinin belirtilerinin belirsiz seyretmesi nedeniyle geç teşhis edildiğini, fakat farkındalık, erken tanı ve sağlıklı yaşam alışkanlıkları ile hastalığın önlenebileceğini ve erken evrede saptanmasının mümkün olduğunu vurguladı.

BİLECİK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ GÖĞÜS HASTALIKLARI UZMANI  UZMAN DOKTOR SELMA AKTAŞ

BİLECİK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ GÖĞÜS HASTALIKLARI UZMANI UZMAN DOKTOR SELMA AKTAŞ

Yazar
EDİTÖR

Ayşe Yıldız

Ben Ayşe Yıldız, 29 yaşındayım. aksiyon.com.tr'nin başkent muhabiriyim. Tahmin edeceğiniz gibi Ankara'da yaşıyorum. Bürokrasi ve diplomasi trafiğini takip ediyorum. Bağlantılarım güçlüdür, resmi dili iyi bilirim ve kulis bilgilerini ilk ben alırım.