DEM Parti'li Tiryaki, CHP İstanbul İl Yönetiminin Görevden Alınmasını Eleştirdi
DEM Parti Batman Milletvekili Mehmet Rüştü Tiryaki, CHP 38. Olağan İstanbul İl Kongresi'nde seçilen başkan ve yönetiminin tedbiren görevden uzaklaştırılmasına ilişkin kararı eleştirdi ve konuya ilişkin değerlendirmelerini Meclis'te düzenlediği basın toplantısında paylaştı.
Basın Toplantısında Yapılan Değerlendirme
Tiryaki, İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesinin, CHP 38. Olağan İstanbul İl Kongresi'nde seçilen başkan ve yönetiminin tedbiren görevden uzaklaştırılmalarına ve İl Başkanlığına geçici yönetim kurulu atanmasına ilişkin kararını değerlendirdi. Kararın, kongre sonucu oluşan yönetimin tüm yetkilerini etkileyici nitelikte olduğunu vurguladı.
Tiryaki, konuşmasında kendisini partisi için Yüksek Seçim Kurulu (YSK) temsilcisi olarak tanımladı ve siyasi partilerin kongrelerinin seçim kurulları gözetiminde yapıldığını; seçim sonuçlandığında mazbataların yine ilgili seçim kurulları tarafından verildiğini hatırlattı. Buna göre, seçim sonuçlarına ilişkin itirazların ilçe, il veya YSK'ye yapıldığını belirtti.
Tiryaki'nin Talepleri ve Olası Etkiler
Tiryaki, söz konusu kararın “Üç yıl önce yapılmış bir seçim”le ilgili olduğunu belirterek, bir hukuk mahkemesinin tedbir kararıyla seçimin bütün sonuçlarını ortadan kaldırmasının kabul edilemez olduğunu savundu. Bu durumun sadece CHP'yi değil, tüm siyasi partileri ilgilendirdiğini söyleyerek YSK'nin müdahale etmesini talep etti.
Tiryaki'nin değerlendirmesi, siyasi partilerin iç işleyişi ile hukuk yollarının kesiştiği noktalarda ortaya çıkabilecek yetki tartışmalarına işaret ediyor. Bu tür kararların, parti içi seçme-seçilme süreçleri ve seçim kurullarının yetkileri bağlamında hukuki ve idari sınırları yeniden gündeme getirme potansiyeli bulunuyor.
Öne çıkan noktalar:
- İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesinin tedbir kararı ve geçici yönetim ataması.
- Tiryaki'nin YSK temsilcisi sıfatıyla seçim kurullarının yetkilerine vurgu yapması.
- Üç yıl önceki kongreye ilişkin itirazların ve alınan tedbirin siyasi partiler açısından taşıdığı geniş etkiler ve YSK'dan müdahale talebi.
