Cevdet Yılmaz: Türkiye, iklim mücadelesinde güney ve kuzey arasında köprü olmaya hazır
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Brezilya’nın Belém kentinde düzenlenen Birleşmiş Milletler (BM) İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 30. Taraflar Konferansı (COP30) Liderler Zirvesi’nde yaptığı konuşmada Türkiye’nin iklim eylemlerini ve uluslararası iş birliğine yönelik yaklaşımını paylaştı.
Yılmaz, konuşmasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın selamlarını ileterek, ev sahipliği ve davetleri için Brezilya Devlet Başkanı Lula da Silva’ya teşekkür etti. Dünya gündemindeki artan jeopolitik gerilimler, ekonomik belirsizlikler ve şiddetlenen iklim etkilerinin oluşturduğu zorluklara dikkat çekti ve özellikle Gazze başta olmak üzere insani krizlerin çözümünün gerekliliğini vurguladı.
Uygulamaya vurgu: "uygulama, uygulama, uygulama"
Yılmaz, iklim değişikliğinin artık yalnızca çevresel bir sorun olmadığını, sürdürülebilir kalkınma kazanımlarını tehdit eden daha karmaşık bir küresel sorun haline geldiğini belirterek uluslararası iş birliğinin önemini öne sürdü. Konuşmasında sözlerini özetlerken "uygulama, uygulama, uygulama" ifadesini kullandı ve somut sonuçlara dönüştürülecek politikalar çağrısında bulundu.
COP29 Finans Anlaşması ve uluslararası taahhütler
"Bakü’den Belém’e Yol Haritası" çerçevesinde belirlenen "COP29 Finans Anlaşması"nın tam ve zamanında uygulanmasının önemine işaret eden Yılmaz, finansal mekanizmaların etkin yürütülmesinin küresel iklim hedefleri için kritik olduğunu vurguladı.
Türkiye'nin iklim hedefleri ve uygulama adımları
Yılmaz, Türkiye’nin Paris Anlaşması kapsamındaki ortak hedeflere yönelik kararlılığını sürdürdüğünü belirtti ve ülkenin 2053 yılına kadar net-sıfır emisyon hedefini kabul ettiğini hatırlattı. Ayrıca, enerji dönüşümüne ilişkin şu somut verileri paylaştı:
- Yenilenebilir enerji payı: "Bu yıl itibarıyla, toplam kurulu güç içerisindeki yenilenebilir enerji payını yüzde 60’ın üzerine çıkardık."
- Enerji ve sektör politikaları: Enerji verimliliğinin güçlendirilmesi, sanayide düşük karbonlu teknolojilerin ve döngüsel ekonomi uygulamalarının yaygınlaştırılması, demiryolu taşımacılığının önceliklendirilmesi ve elektrikli araçlara geçişin hızlandırılması gibi adımlar öne çıkıyor. Ayrıca Sıfır Atık Girişiminin hem ulusal hem küresel düzeyde yaygınlaştırıldığı ifade edildi.
Yılmaz, NDC (Ulusal Katkı Beyanı) hedeflerine ilişkin olarak da Türkiye’nin bir önceki NDC’de 2030 için belirlediği 695 milyon ton emisyon hedefini, yeni NDC’de 2035 yılı için 643 milyon tona düşürmeyi hedeflediğini açıkladı. Bunun yanı sıra TBMM tarafından kabul edilen ülkenin ilk İklim Kanunu sayesinde Emisyon Ticaret Sisteminin hayata geçirilmesi, Yeşil Finans Stratejisinin uygulanması ve Ulusal Yeşil Taksonomi çalışmalarında son aşamaya gelindiği kaydedildi.
COP31 ev sahipliği ve köprü rolü
Türkiye’nin COP31’e ev sahipliği adaylığına değinen Yılmaz, ülkenin iklim gündeminin küresel ölçekte güçlendirilmesine katkı sunma niyetini yineledi ve "Türkiye’nin iklim değişikliğiyle mücadelede güney ve kuzey arasında bir köprü rolü üstlenmeye hazır olduğunu" belirtti.
Konuşmasını, adil ve hakkaniyetli bir iklim eylemi için "ortak fakat farklılaştırılmış sorumluluk" ilkesine vurgu yaparak tamamlayan Yılmaz, Türkiye’nin tüm Taraflar ve uluslararası toplumla iş birliğine devam etme kararlığını bir kez daha vurguladı.
CUMHURBAŞKANI YARDIMCISI CEVDET YILMAZ, BREZİLYA'NIN BELÉM KENTİNDE DÜZENLENEN BİRLEŞMİŞ MİLLETLER (BM) İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ ÇERÇEVE SÖZLEŞMESİ 30. TARAFLAR KONFERANSI (COP30) LİDERLER ZİRVESİ’NDE KATILIMCILARA HİTAP ETTİ.