Şili Devlet Başkanı Boric, Netanyahu'nun uluslararası mahkemede yargılanmasını istedi
BM 80. Genel Kurulu'nda yapılan konuşma
Şili Devlet Başkanı Gabriel Boric, Birleşmiş Milletler 80. Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, İsrail'in Gazze'deki saldırılarını, İran'a yönelik bombardımanı ve Ukrayna'nın işgalini kınadı.
Boric, Gazze'deki katliamlar nedeniyle İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun uluslararası bir mahkeme tarafından yargılanmasını talep etti.
Netanyahu'yu "sert" sözlerle hedef alan Boric, şu ifadeyi kullandı: "Netanyahu'nun ailesiyle birlikte bir füze tarafından parçalanmasını istemiyorum. Netanyahu'nun ve Filistin halkına karşı soykırımdan sorumlu olanların uluslararası bir mahkeme önünde hesap vermesini istiyorum."
Gazze vurgusu ve insanlık çağrısı
Boric, Gazze'de yaşananlara işaret ederek, "Artık Gazze hakkında ne söyleyeceğimi bilmiyorum çünkü bu kürsüden ve başka yerlerden pek çok kişi zaten her şeyi söyledi. Ancak sözlerimizden, kimden gelirse gelsin, daha güçlü yankılanan şey, masum oldukları halde hayatını kaybedenlerin cansız bakışlarıdır. Bugün, 2025 yılında, binlerce masum insan yalnızca Filistinli oldukları için hayatını kaybediyor, tıpkı 80 yıl önce milyonlarca insanın yalnızca Yahudi oldukları için yaşamını yitirmesi gibi." dedi.
Boric, Gazze'de insani bir kriz yaşandığını dile getirerek, "Gazze, insanlığın krizi olduğu için küresel bir krizdir. Bu salonda bulunan bizler ve bizi dinleyenler, hepimiz insanız. Bu nedenle enkazda çocuklar yattığında, bizim ülkemizde, Şili'de gerçek bir acı hissediliyor ve bunun dünyanın büyük çoğunluğunda paylaşıldığını biliyorum." değerlendirmesinde bulundu.
Rusya-Ukrayna ve Katar eleştirileri
Boric, Rusya-Ukrayna savaşına değinerek, bazı kişilerin yaşananların Şili ile ilgisini sorguladığını belirtti ve şöyle konuştu: "Aynı şekilde, yiyecek ararken kurşunlanan Filistinli anneyle de bugün Rusya'da kaçırılan Ukraynalı çocukla da ilgimiz vardır, çünkü hepimiz insanız."
İsrail'in Katar'a saldırısını kınayan Boric, sözlerini şu değerlendirmelerle bitirdi: "Bunu güçlü bir şekilde söylemeliyim: Tarafsız bir ülkeyi müzakereye davet edip karşı tarafı öldürmek, o ülkenin egemenliğini ihlal etmek doğru değil, tıpkı Doha, Katar'da yapıldığı gibi. (İran) Bir ülkenin nükleer tesislerini bombalamak da doğru değil, dün olduğu gibi Irak’ı da var olmayan kitle imha silahları bahanesiyle işgal etmek doğru değildi."
