Uluslararası Hukuk Düzeni Tehlikede
İsrail'in Gazze'deki suçları ve Filistinlilere yönelik ihlalleri soruşturan kişi ve kuruluşlara karşı aldığı engelleyici önlemler, uzmanlar tarafından uluslararası hukuk düzenini tehdit eden bir durum olarak değerlendiriliyor. Liverpool John Moores Üniversitesi Hukuk Profesörü Triestino Mariniello ve Edinburgh Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nicola Perugini, bu konuyla ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
Uluslararası Mekanizmaların Çöküş Riski
Mariniello, Birleşmiş Milletler (BM) İşgal Altındaki Filistin Toprakları Hakkında bağımsız uluslararası soruşturma komisyonu üyelerinin istifası ve çeşitli yaptırımların İsrail'in uluslararası soruşturma mekanizmalarına yönelik engellemelerinin bir parçası olduğunu belirtti. Bu durumun, İkinci Dünya Savaşı sonrası kurulan mekanizmaların çöküşünü hızlandırabileceği uyarısında bulundu.
Seçici Olarak Hedeflenen Saldırılar
Mariniello, İsrail'in Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne (UCM) yönelik saldırılarının seçici olmadığını ifade ederek, ‘Eğer kurumu hedefliyorsan, personelini tehdit ediyorsan, saldırı seçici olamaz. Bu, tüm kurumun çalışmasını etkiler.’ dedi.
Avrupa Birliği Yetersiz Kalıyor
AB'nin UCM personeline uygulanan yaptırımların etkisini azaltacak araçlara sahip olduğunu dile getiren Mariniello, ancak Avrupa Birliği'nin bu konuda adım atmadığını vurguladı. Durumun, sadece Gazze ile sınırlı olmadığını belirterek, 'İsrail, sivil unsurlara sistematik saldırılar yaparak uluslararası hukukun temel ilkelerini çiğniyor.' dedi.
UCM'nin Geleceği Hakkında Endişeler
Uluslararası örgütlerin siyasi baskılara karşı durabilecek güçleri olmadığını belirten Mariniello, devletlerin destek vermemesi durumunda UCM'nin hukuki açıdan açıklanamayan kararlar alabileceği endişesini dile getirdi. ‘Bu, UCM gibi kurumlara hala umut bağlayan yüz binlerce mağdura ihanet olur.’ diye ekledi.
İsrail'in Stratejisi ve Uluslararası Tepkiler
Doç. Dr. Perugini ise, İsrail’in Gazze’deki sistematik saldırılarının 7 Ekim 2023 öncesinde başladığını, o tarihten sonra suçları soruşturanları hedef alarak uluslararası sistemi tehdit ettiğini ifade etti. Perugini, Batılı müttefiklerin tutumunu eleştirerek, bu durumun uluslararası hukukun yavaşça yok olmasına yol açtığını vurguladı.
Perugini, UCM ve Uluslararası Adalet Divanı'nın (UAD) geri adım atmadığının altını çizerek, bu mahkemelerin İsrail’in savaş suçları hakkında kapsamlı kanıtlar barındırdığını belirtti.
