Üst düzey ABD askerleri, Savunma Bakanı Pete Hegseth’in yeni savunma stratejisinden endişeli
Washington Post'un sekiz eski ve mevcut yetkiliye dayandırdığı habere göre, bazı üst düzey askeri yetkililer, ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth tarafından hazırlanan yeni savunma strateji planından memnun değil.
Raporun temel bulguları
Haberde, Genelkurmay Başkanı Dan Caine dâhil olmak üzere bazı askeri liderlerin, taslak stratejiye ilişkin endişelerini üst düzey yöneticilerle paylaştığı aktarılıyor. Endişeler arasında orduda toplu işten çıkarmalar, hiyerarşide köklü değişiklikler ve Pentagon'un siyasi liderleri ile üniformalı komutanları arasında artan ayrışma yer alıyor.
Raporu aktaran yetkililer, planın hazırlanma sürecine dair değerlendirmelerinde, Başkan Donald Trump'ın 'dış politikaya yönelik kişisel ve bazen çelişkili' yaklaşımının etkili olduğunu ve planın 'dar bakış açısıyla' hazırlandığına dair görüşlerin paylaşıldığını bildiriyor.
Stratejinin odağı ve askeri öncelikler
Haberde, Hegseth'in planının algılanan tehditleri merkeze koyduğu, ABD'nin Çin ile rekabetine ilişkin yaklaşımı daraltmayı ve Amerika'nın Avrupa ile Afrika'daki rolünü azaltmayı hedeflediği öne sürülüyor. Genelkurmay Başkanı Dan Caine'in son haftalarda bu planla ilgili endişelerini dile getirdiği ve planın Çin'i caydırma yeteneği üzerine odaklanmasını sağlamaya çalıştığı belirtiliyor.
Raporda ayrıca, beş yetkiliye dayandırılarak planda halen Çin'e odaklanan önemli bölümlerin bulunduğu, ancak bu bölümlerin 'ABD'nin en büyük rakibiyle küresel rekabetine' değil, büyük ölçüde Tayvan'a yönelik saldırı tehdidine odaklandığının altı çiziliyor.
Değerlendirme ve muhtemel etkiler
Haberde aktarılan endişeler, savunma politika yapımı ile uygulama süreçlerinde sivil ve askeri özneler arasında bir koordinasyon ve öncelik uyuşmazlığına işaret ediyor. Bu tür ayrışmalar, birlik düzenlemeleri, görev tanımları ve uzun vadeli kapasite planlaması üzerinde doğrudan etkili olabilir.
Hegseth'in odaklandığı tehdit algısı ile Genelkurmay'ın caydırma ve savaş hazırlığına vurgu yapan yaklaşımı arasındaki fark, savunma harcamaları, birlik konuşlanmaları ve ittifak ilişkilerinin yeniden değerlendirilmesini gerektirebilir. Ayrıca, Avrupa ve Afrika'daki rolün azaltılması yönündeki tercihler, bölgesel ortaklar ve NATO ile ilişkilerde soru işaretleri yaratabilir.
Washington Post'a konuşan yetkililerin ifadeleri, taslak stratejinin nihai haline ilişkin süreç boyunca hem içerik hem de uygulama aşamasında sürecek tartışmalara işaret ediyor. Bu tartışmalar, Pentagon içindeki liderlik yaklaşımlarının ve askeri önceliklerin nasıl şekilleneceğine dair belirleyici olacaktır.
Sonuç olarak, haberde yer alan söylemler, Hegseth tarafından önerilen stratejik yönelimin ordu içinde ve Pentagon yönetiminde önemli değerlendirmeler ve muhtemel itirazlarla karşılaştığını ortaya koyuyor.
