Ürdün, İsrail'in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir'in, işgal altındaki Doğu Kudüs'te bulunan Mescid-i Aksa'ya düzenlediği baskını kınadı. Ürdün Dışişleri Bakanlığı, Ben-Gvir'in Mescid-i Aksa'ya baskın düzenlemesini "en sert şekilde" eleştirdi.
Açıklamada, Ben-Gvir'in bu eyleminin uluslararası hukukun ve uluslararası insancıl hukukun açık bir ihlali olduğu belirtilerek, bunun "kabul edilemez bir provokasyon ve tırmanış" teşkil ettiği vurgulandı. Ürdün, Mescid-i Aksa üzerinde İsrail egemenliğinin bulunmadığını, bu tür baskınları şiddetle kınadığını ve kesin bir şekilde reddettiğini ifade etti.
Ayrıca, bu durumun Mescid-i Aksa'yı zamansal ve mekânsal olarak bölmeyi hedefleyen, tarihi ve hukuki statükonun açık bir ihlali olduğu ve Aksa'nın kutsallığına yönelik bir saygısızlık teşkil ettiği kaydedildi. Kudüs'teki Müslümanlar ve Hristiyanlara ait kutsal mekanlara yönelik süregelen kışkırtıcı ve yasa dışı ihlallerin olumsuz sonuçları konusunda uyarıda bulunuldu.
İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Ben-Gvir, bu sabah Mescid-i Aksa'ya bir kez daha baskın düzenledi. Ancak, birçok Arap ve İslam ülkesinden gelen sert eleştirilere rağmen, Aksa'nın avlularına baskınlarını sürdürmeye devam ediyor. Ben-Gvir'in bu tür eylemleri, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ofisinden onay aldıktan sonra gerçekleştiriliyor.
2022 yılının sonlarında göreve başlayan Ben-Gvir, Mescid-i Aksa'ya birçok kez baskın düzenlerken, Ürdün 26 Ekim 1994'te İsrail ile imzaladığı Vadi Arabe Anlaşması kapsamında Kudüs'teki dini işlerden sorumlu ülke olarak kabul edilmektedir. Anlaşma, İsrail'in Ürdün Haşimi Krallığı'nın Kudüs'teki kutsal mekanlarındaki mevcut durumuna saygı duyması gerektiğini öngörmektedir.
Mescid-i Aksa, Ürdün Vakıflar İslami İşler ve Mukaddesat Bakanlığına bağlı Kudüs İslami Vakıflar İdaresi'nin himayesinde bulunmaktadır. Ancak, Yahudiler 2003'ten bu yana İdarenin izni olmadan, İsrail'in tek taraflı kararıyla polisi eşliğinde kutsal mabede girmeye devam etmektedir. Statüko gereği, fanatik Yahudilerin Aksa'da ibadet etmeleri yasaktır, ancak bu gruplar sık sık İsrail polisi korumasında Aksa'ya baskın düzenlemektedir.
