İklim Kanunu ile Enerji Dönüşümünde Yeni Bir Dönem
Enerji Verimliliği Derneği Başkanı Ahmet Erdem, Türkiye'nin ilk İklim Kanunu ile ülkenin enerji dönüşümü ve sürdürülebilir kalkınmasının yasal temelinin oluşturulduğunu belirtti. Erdem, karbonun doğru fiyatlandırılmasıyla enerji verimliliğinin artırılacağını ifade etti.
Yasal Düzenlemeler ve Emisyon Ticaret Sistemi
Erdem, TBMM'de kabul edilen İklim Kanunu’nun, Türkiye'nin iklim değişikliği ile mücadelesinde yeni bir dönem başlattığını vurguladı. Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) ile birlikte, karbon fiyatlandırılması ve emisyonların denetlenebilir hale gelmesi söz konusu olacak. Bu düzenlemelerin, Türkiye'nin 2053 net sıfır emisyon hedefine ulaşmasında önemli bir rol üstleneceği bildirildi.
Erdem, ETS kapsamında oluşacak mali kaynakların öncelikle sanayi ve binalarda enerji verimliliği uygulamalarına yönlendirilmesi gerektiğini belirtti ve özellikle sınırda karbon düzenleme mekanizmasından etkilenen enerji yoğun sektörlerin desteklenmesi gerektiğini vurguladı.
Enerji Verimliliğinin Ekonomik Yararları
Erdem'e göre, enerji verimliliği, iklim değişikliği ile mücadelenin en ekonomik ve sürdürülebilir çözümüdür. Uluslararası verimler, enerji verimliliğine yapılan her 1 birimlik yatırımın, 3 ila 5 birim arasında ekonomik fayda sağladığını göstermektedir.
Ayrıca, enerji verimliliği, yüksek karbon emisyonuna sahip işletmelere yönelik vergisel yüklerin artacağı ETS sisteminde, hem üretici hem de tüketici için ekonomik yükü azaltma fırsatı sunmaktadır. 2024-2030 dönemi için hazırlanan Enerji Verimliliği Strateji Belgesi ve İkinci Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı, İklim Kanunu ile bütünleşerek çevresel ve ekonomik direncin artırılmasında kilit rol oynayacak.
Eylem planı kapsamında, 100 milyon ton karbon emisyonunun önlenmesi, 37 milyon ton eşdeğer petrol enerji tasarrufu ve 20,2 milyar dolarlık yatırım mobilizasyonu hedefleniyor. Sonuç olarak, enerji verimliliği, ülkenin enerji ihtiyacını karşılamada en temiz, en ucuz ve sıfır emisyonlu milli enerji kaynağımızdır.