Türk Kızılay 206 taşınmazı dönüştürüyor
DUYGU YENER - Türk Kızılay, bağış yoluyla emanet edilen ve ekonomik ya da fiziki ömrünü tamamlamış gayrimenkullerin değerlendirilmesi amacıyla yürüttüğü Gayrimenkul Dönüşüm Projesi kapsamında 206 taşınmaz daha için dönüşüm sürecini başlatıyor.
Projenin kapsamı ve hedefleri
AA muhabirinin edindiği bilgiye göre, projede yer alan taşınmazlar arasında kerpiç ve tek katlı tuğla yapı niteliğindeki binalar ile hisseli tarım arazisi niteliğindeki parseller bulunuyor. Bazı taşınmazların Kızılay'a bağışlanmasının üzerinden 80 yıl gibi uzun süre geçtiği, bazılarının depremlere karşı kırılgan olduğu veya kullanılamaz durumda bulunduğu belirtiliyor.
Projeyle amaçlanan, bu varlıkları mevcut hallerinde envanterde tutmanın getirdiği uzun amortisman sürelerini kısaltmak; bakım, onarım ve tadilat maliyetlerini azaltmak; hisseli mülkiyetten kaynaklanan hukuki ve idari süreçleri sadeleştirerek gayrimenkullerin bağışçı beklentileri doğrultusunda daha etkin yönetilmesini sağlamak.
Yöntem ve finansal kullanım
Proje, Ankara Üniversitesi Gayrimenkul Geliştirme ve Yönetimi Anabilim Dalı öğretim üyelerinin teknik katkısıyla yürütülecek. Çalışmalar bağımsız değerleme raporları esas alınarak, çevrimiçi ve herkesin katılımına açık ihale süreçleriyle gerçekleştirilecek. Proje 2024'te başlatılmış olan çalışmanın yeni etabını oluşturuyor.
Kızılay tarafından vurgulanan temel ilke, söz konusu taşınmazların bağışçılar tarafından gelir sağlamak amacıyla kuruma verildiği; bu nedenle dönüşümden elde edilecek gelirin tamamının yeniden insani yardım alanında gayrimenkul yatırımı olarak değerlendirileceği yönünde.
Beklenen etkiler ve sürdürülebilir finansman
Kurum tarafından paylaşılan değerlendirmeye göre, verimsiz ve atıl taşınmazların mevcut halleriyle envanterde tutulması durumunda amortisman süreleri 80 yıla kadar uzayabiliyor; dönüşüm ve yeniden geliştirme projeleriyle bu sürelerin 7 yıla kadar düşürülebileceği öngörülüyor. Bu dönüşüm finansal verimliliği artırırken, bağışçı emanetine saygı gösteren bir yaklaşım ve şeffaf, bağımsız değerleme ile açık ihale süreçleriyle desteklenerek insani yardımın sürdürülebilir finansmanı açısından örnek teşkil ediyor.