Tokat'ta 1411 yapımı Hisariye Medresesi yıllardır aile evi olarak korunuyor
Tarihçe ve mimari
Tokat Camikebir Mahallesi Halit Sokak'ta yer alan Hisariye Medresesi, 1411 yılında inşa edilmiş ve Cumhuriyet döneminde bir süre jandarma karakolu olarak kullanılmış bir yapı. Geleneksel Anadolu mimarisinin izlerini taşıyan iki katlı, "U" formundaki ahşap yapı, iç avlu ve bahçesiyle dikkat çekiyor.
Sahipleri ve kullanım öyküsü
Ev sahiplerinden 53 yaşındaki Sadi İnci, binanın yaklaşık 90 yıldır ailelerinde olduğunu, dedesi Teyfik Akyüzoğlu'nun binayı 1936 yılında satın aldığını aktarıyor. İnci, yapının üst bölümünün geçmişte dershane olarak kullanıldığını, daha sonra jandarma karakolu döneminin bulunduğunu ve sonunda ailenin kullanımına geçtiğini belirtiyor: "Çocukluğum burada geçti. İçeri girdiğiniz zaman bir avluya açılan bir bölümümüz var. Bahçeli iç kısmın ayrı bir güzelliği var."
İnci, binanın bazı süsleme ve eşyalarının 1953 yılında müze tarafından alındığını, medresenin ziyaretçi çektiğini ve kapıya "özel mülktür rahatsız etmeyin" yazısı astıklarını da dile getiriyor.
Mülkiyet, kayıtlar ve restorasyon talepleri
İnci, yapının toplamda 21 odadan oluştuğunu, yapının arka cephesine ait 150 m2 bir bölümün olduğunu ve binanın toplam alanının yaklaşık 1100 m2 olduğunu belirtiyor. Binanın bir kısmının dayımlarına ait olduğu, annesi ve dayımlarının miras ortaklığı bulunduğu ifade ediliyor.
İnci ayrıca, yapının kayıtlarının Müze tarafından tutulduğunu ve bir üniversite tarafından medrese ile ilgili bir kitabın hazırlandığını söylüyor. Restorasyon konusunda ise ailenin izin alma ve uygulama süreçlerinde zorluk yaşadığı öne sürülüyor: "Biz bu binanın devlete kazandırılmasını istedik ama nasip olmadı. Elimizden geldiği kadar muhafaza etmeye çalışıyoruz ama binanın restorasyonunun yapılması gerekli."
Koruma ve uygulama arasındaki gerilim
Ev sahiplerinin aktardığına göre, yapının tavan onarımı için başvurulara Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından izin verilmemiş. Bu durum, miras hukuku ve kültür varlıkları koruma süreçlerinin, özel mülkiyetteki tarihi yapılar üzerinde uygulamaya geçirilmesinin zorluklarını gösteriyor. Yerel kayıtların varlığı ve akademik ilginin bulunmasına karşın, restorasyonun gerçekleştirilmesi için iznin nasıl ve kim tarafından sağlanacağı belirsizliğini koruyor.
Hisariye Medresesi örneği, koruma gereksinimi olan tarihi yapıların hem sahipleri hem de ilgili kurumlar açısından koordineli müdahale ve net prosedürler gerektirdiğini ortaya koyuyor. Sahiplerin ifadeleri, binanın hem yaşanır durumda tutulduğunu hem de profesyonel restorasyon desteğine ihtiyaç duyduğunu gösteriyor.
Tokat'ta bir dönem jandarma karakolu olarak da kullanılan tarihi Hisariye Medresesi sakinleri, binanın yıkılmaktan kurtarılmasını istiyor.