Tel Aviv'de Likud Genel Merkezi Önünde Polis ile Protestocular Arasında Çatışma
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu liderliğindeki Likud partisinin Tel Aviv'deki genel merkezi önünde, binlerce protestocu ile polis arasında şiddetli çatışmalar yaşandı. Olaylar, farklı medya kuruluşlarının aktardığı bilgilerin kesiştiği şekilde ilerledi.
Gösterinin gelişimi ve çatışmanın nedeni
Maariv gazetesine göre, uyarılara rağmen binlerce protestocu Hatufim (Rehineler) Meydanı'ndan başlayarak, "Ze'ev Kalesi" olarak bilinen Likud genel merkezine yürüyüşe geçti. Calcalist ise polisin göstericilerin binaya ulaşmasını engelleme çabalarının çatışmayı tetiklediğini bildirdi. Kanal 12 haberinde, protestocuların King George Caddesi'nde lastikleri ateşe verdiği ve müdahale sonucunda gözaltıların yaşandığı aktarıldı.
Gözaltılar ve katılımcı sayıları
Kanal 12 ilk olarak polis tarafından en az 4 kişinin gözaltına alındığını bildirdi; Yedioth Ahronoth daha sonra gözaltı sayısının 6'ya yükseldiğini duyurdu. Haaretz ise dün sabah saatlerinden itibaren ülke genelinde gözaltına alınanların sayısının 27'ye ulaştığını yazdı.
İsrailli esir ailelerinin oluşturduğu çatı platformunun açılamasına göre, ülke genelinde düzenlenen gösteri, yürüyüş ve etkinliklere bir milyondan fazla kişi katıldı. Platform, Tel Aviv'deki Hatufim Meydanı'ndaki faaliyetlerin sona ermesinin hareketin bittiği anlamına gelmediğini, Hamas'ın elindeki esirler serbest bırakılana dek protestoların süreceğini vurgadı.
Genel grev ve toplumsal etkiler
Dünkü genel grev nedeniyle hayati tesisler ve büyük şirketler kapandı; yüzlerce özel kurum, belediye ve kuruluş greve katıldı. Muhalefet ve esir aileleri, Başbakan Binyamin Netanyahu'yu iktidarda kalma ısrarı ve koalisyonu feshetmeyi reddetmesi nedeniyle Hamas ile müzakereleri sabote etmekle suçluyor.
Esirler, insani koşullar ve kapsamlı bilanço
Hamas, İsrailli esirleri toplu halde serbest bırakma konusunda bazı koşullar öne sürdüğünü yineledi: savaşın sona ermesi, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nden çekilmesi ve Filistinli esirlerin serbest bırakılması karşılığında esirlerin bırakılabileceği ifade edildi. Tel Aviv yönetimi, Gazze'de 50 İsrailli esirin bulunduğunu, bunlardan 20'sinin hayatta olduğunun tahmin edildiğini belirtiyor.
Ayrıca insan hakları raporlarına göre, İsrail hapishanelerinde 10 bin 800'den fazla Filistinli ağır koşullarda tutuluyor; raporlarda açlık, işkence ve tıbbi ihmal iddiaları yer alıyor ve yüzlercesinin yaşamını yitirdiği aktarılıyor. Gazze Şeridi'ndeki Filistin Sağlık Bakanlığı verilerine göre ise şu ana kadar çoğu kadın ve çocuk olmak üzere 61 bin 944 kişi öldü, 155 bin 886 kişi yaralandı; ayrıca 9 binden fazla kişi kayıp, yüz binlerce kişi yerinden edildi. Kıtlık nedeniyle de 108'i çocuk olmak üzere 251 kişi hayatını kaybettiği bildirildi.
İsrail’in ABD desteğiyle 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze'ye yönelik saldırıları, Uluslararası Adalet Divanı'nın uyarılarına rağmen devam ediyor; bu çatışmaların yol açtığı can ve mal kayıpları, ülke içinde ve uluslararası alanda tepkiye neden oluyor.
Olayların seyrinde yetkililerin, göstericilerin ve sivil toplumun atacağı adımlar, hem güvenlik hem de insani boyut açısından belirleyici olmaya devam ediyor.