TCMB Eylül Piyasa Katılımcıları Anketi yayımlandı
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından reel ve finansal sektör temsilcileri ile profesyonellerden oluşan 69 katılımcıyla gerçekleştirilen eylül ayı Piyasa Katılımcıları Anketi sonuçları açıklandı. Anket, kısa ve orta vadeli enflasyon, döviz, cari işlemler açığı, büyüme ve politika faizi beklentilerindeki yön değişimlerine işaret ediyor.
Enflasyon beklentilerinde kısa ve orta vadeli farklılaşma
Ankete göre eylül ayı için TÜFE artışı beklentisi önceki dönemdeki yüzde 1,97 seviyesinden yüzde 2,04'e yükseldi. Cari yıl sonu TÜFE beklentisi ise yüzde 29,69'dan yüzde 29,86'ya çıktı. Buna karşılık orta vadeli görünümde bir gerileme gözlemlendi: 12 ay sonrası TÜFE beklentisi yüzde 22,84'ten yüzde 22,25'e, 24 ay sonrası beklenti ise yüzde 16,92'den yüzde 16,78'e düştü.
Döviz kuru ve cari işlemler açığı beklentileri
Katılımcıların yıl sonu dolar/TL beklentisi 43,9571'den 43,8544'e gerilerken, 12 ay sonrası dolar/TL beklentisi 48,3632'den 48,9583'e yükseldi. Cari işlemler açığı tahminlerinde de bir genişleme yönlü revizyon yapıldı: bir önceki anket döneminde 20,3 milyar dolar olarak kaydedilen cari yıl sonu açığı beklentisi bu dönemde 20,9 milyar dolar'a çıktı; gelecek yıl için cari işlemler açığı beklentisi ise 25,5 milyar dolar seviyesinde.
Büyüme ve politik faiz beklentileri
Anket katılımcıları cari yıl için Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYH) artış beklentisini yüzde 3,2 seviyesine yükseltti; gelecek yıl için GSYH beklentisi ise yüzde 3,7 seviyesinde sabit kaldı.
Politika faizi beklentilerinde ise toplantı bazlı kademeli düşüş öngörüsü hakim: gelecek ilk toplantı beklentisi yüzde 40,56, ikinci toplantı yüzde 38,34 ve üçüncü toplantı yüzde 36,17 olarak bildirildi. Yıl sonu politika faizi beklentisi de yüzde 36,17 seviyesinde kaydedildi. 12 ay sonrası için politika faizi beklentisi ise yüzde 27,32'ye gerilemiş durumda.
Genel olarak anket, kısa vadede enflasyon ve döviz kuru beklentilerinde oynaklık ve kısmi yükselişler, orta vadede ise enflasyon beklentilerinde sınırlı gerileme öngörüsünü yansıtıyor; ayrıca cari açık ve politika faizi seyrinde katılımcıların farklı zaman dilimleri için uyumlu olmayan beklentileri dikkat çekiyor.
