TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un Komisyon Kapanış Değerlendirmesi
TBMM'de "Terörsüz Türkiye" hedefi doğrultusunda kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu, TBMM Tören Salonu'nda gerçekleştirilen 8'inci toplantısında sendika temsilcilerini dinledi. Toplantıda milletvekillerinin söz talepleri de karşılandı. Kapanışta konuşan TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, komisyonun işleyişi ve gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Komisyona davetler, ana akım kuruluşlarla temas
Kurtulmuş, komisyon üyelerinin talebi üzerine dinlenecek kişilerin komisyona çağrıldığını belirtti. Ana akım kuruluşların tamamını komisyona davet etmeye gayret ettiklerini söyleyen Kurtulmuş, bu sürecin toplumun geniş mutabakatını sağlayacak bir üslupla yürütülmesi gerektiğini vurguladı. Komisyonun demokrasi, kardeşlik ve bölgesel hassasiyetler ekseninde hareket etmesi gerektiğini ifade etti.
Doha vurgusu ve bölgesel duyarlılık
Toplantının açılışında İsrail'in saldırılarına dikkat çekildiğini anımsatan Kurtulmuş, "Doha'daki saldırı hepimizin gözümüzü açsın. Sıradan bir saldırı değildir. Amerikan üslerinin yanında, aslında adam, 'Sen beni tutmaya mecbur ve mahkumsun.', 'Sen bu bölgede hiçbir ülkeyi, senin yanında bile olsa korumazsın, koruyamazsın.' diyerek o bombayı atarken Amerika'ya da mesaj vermiştir. Allah aşkına gözümüzü açalım." sözleriyle bölgesel gelişmelere karşı uyanık olunması gerektiğini belirtti.
Emperyalizm eleştirisi ve ortak farkındalık
Kurtulmuş, komisyona davet edilen konuşmacıların emperyalizm ve bölge politikalarının yarattığı zararları dile getirdiğini aktardı. Bu konuşmalardan hareketle, katılımcıların siyasi geçmişlerinin farklı olmasına rağmen ortak bir tespit etmesinden memnuniyet duyduğunu söyledi ve şu değerlendirmeyi paylaştı:
"Bu emperyalistlerin kimler olduğunu biliyorsunuz. Şundan emin olalım; AK Parti'lileri çok seviyor da CHP'lileri hiç sevmiyor değil veya tam tersi değil. DEM Parti'lileri çok seviyor da MHP'lileri sevmiyor değil. İnanın ki Türk'ten de Kürt'ten de Arap'tan da Sünni'den de Alevi'den de Dürzi'den de nefret ediyorlar. Bölge halkından kim varsa…"
Tarihi fırsat uyarısı ve provokasyon çağrısı
Kurtulmuş konuşmasında, komisyonun önünde bir fırsat bulunduğunu belirterek hem uyarıda bulundu hem de harekete geçme ihtiyacını vurguladı: "Elimizde bir fırsat var. Biz bu fırsatı çok kısa sürede, birtakım provokasyonların bunları heba etmesine imkan vermeden ve toplumun büyük kesimlerince kabul edilecek bir üslupla bunu tamamlayacağız ya da Allah korusun bu tarihi fırsatı heba edeceğiz."
Sosyal destek, tedirginlikler ve komisyonun rolü
Kurtulmuş, davetlilerden birinin "Toplumsal desteğin hala çok yüksek olduğunu görüyorum." sözünü aktardı; bununla birlikte tedirginliklerin sürdüğünü ve bunların aşılmasının önemi üzerinde durdu. Komisyonun siyasi partiler arasında bir hesaplaşma platformuna dönüşmemesi gerektiğini özellikle vurguladı:
"En başta da bu komisyonu siyasi partiler arasında bir atışma ya da hesaplaşma platformuna çevirmememiz lazım."
Çözüm çağrısı ve hızlı adım zorunluluğu
Kurtulmuş, Murat Bey ile yapılan ilk görüşmede Cumhuriyet Halk Partisi'nin pozisyonunun kamuoyunda ifade edilmesinin doğal olduğunun belirtildiğini anlattı. Ancak meselenin müsebbibinin oturan karşı taraf olmadığını, bölge meselelerine geniş açıdan bakılarak ve çözüm için hızlı adımlar atılması gerektiğini söyledi. Konuşma, komisyonun sosyal barış ve demokratik çoğullaşma hedefleri doğrultusunda, provokasyonlara karşı dikkatli ve uzlaşmacı bir yol izlemesi çağrısıyla sona erdi.
Komisyonun bir sonraki adımı olarak katılımcıların görüşlerinin geniş toplum kesimlerine nasıl mal edileceği ve tedirginliklerin hangi somut adımlarla giderileceğinin belirlenmesi öncelikli görünüyor.
